Ben "E" harfine odaklanacağım ve bu "E" harfini ölçeklendireceğim ve oldukça büyük hale getireceğim. Yani "E" harfini ölçeklendireceğim ve oldukça büyük hale getireceğim. Sonra ise ona boyut vereceğim. | TED | أنا سأركز ف "E"، وأنا سوف اقوم بتغيير حجم "E" حيث أنها ضخمة جداً الان انا اغير حجم ال "E" حتى تصبح عملاقة و عندها سأعطيها أبعاد. |
Elbette bu hafıza oldukça büyük. | TED | بالطبع الذاكرة ضخمة جداً. |
Demek istediğim, Kocaman kurtlar! | Open Subtitles | إنهم ذئاب وأنا أقصد ذئاب ضخمة جداً |
Bu ağaca hayran kaldım, Kocaman! | Open Subtitles | هذهالشجرة,أننيّمعجباًبها! إنها ضخمة جداً |
Tamam mı? Yapamazsınız. Çok büyük bir alette yapmalısınız. | TED | حسناً؟ لا يمكنك. ينبغي عليك فعله في آلة ضخمة جداً. |
Özür dilerim. Çok büyük. Kargoya vermeniz gerekecek. | Open Subtitles | آسف يا سيدى , إنها ضخمة جداً يجب أن تمر مع المتاع الثقيل |
Tepede bir ağaç vardı... Kocaman bir meşe ağacı. | Open Subtitles | هناك شجرة في أعلى التل... شجرة بلوط ضخمة جداً. |
- 3 boyutlu video oyunundaki gibi! - Kocaman! | Open Subtitles | كالألعاب ثلاثية الأبعاد - ضخمة جداً - |
Kocaman. Ama kötü kırıldı. | Open Subtitles | ضخمة جداً وقد كسرت بشدة |
Buradan pek gözükmüyor ama içerisi Çok büyük. Burası tüm dağ boyunca gidiyor mu? | Open Subtitles | إنها لا تبدو كبيرة من الخارج, ولكنها ضخمة جداً من الداخل. |
Çok Çok büyük bir restoran şirketi için yönetici eğitim pozisyonu. | Open Subtitles | إنه منصب تدريب في مجال الإدارة مع شركة مطاعم ضخمة جداً جداً |
Sanırım, bu tür bir iş modelimiz olduğu için gerçekten şanslıyız çünkü tüm dünyadaki herkes bizim aramalarımıza erişebilir. ve bu bence çok ama Çok büyük bir kazanım. | TED | وأعتقد أننا محظوظين بالفعل أن يكون لدينا هذا النموذج للأعمال، لأن أي شخص في العالم يستطيع الوصول الى بحثنا، وأعتقد أن هذه فائدة ضخمة، ضخمة جداً. |