Ya da eskiden birisi kafana vurdu da hala iyileşemedin mi? | Open Subtitles | أم أن شخصاً ما ضربك على رأسك ولم تتجاوز الأمر؟ |
Kocanz hiç bir kskançlk nöbetinde size vurdu mu? | Open Subtitles | ؟ هل ضربك زوجكَ من قبلً لغضبه بسبب الغيرة؟ |
Ama kıskanç genç aşıktan dayak yediğinin ön kapakta durması ofise girmende pek yarımcı olmaz. | Open Subtitles | ولكن خبر في الصفحة الأولى بأنه تم ضربك من قبل شاب عاشق غيور سوف يعيق من وصولك للمكتب |
Bak, benim yüzümden dayak yediğin için üzgünüm ama gelsen de gelmesen de Kefaretçi'yi bulmaya gideceğim. | Open Subtitles | أنظر أنا آسفة أن أباك ضربك بسببي ولكنني سأذهب لأجد آكل الخطايا معك أو بدونك |
Şimdi sana vuran adama gelelim. Kaç yaşlarındaydı? | Open Subtitles | الآن، الرجل الذي ضربك كم كان يبلغ من العمر؟ |
Bu yüzden Simon seni bir park yeri... yüzünden kendinden geçinceye kadar dövdü. | Open Subtitles | أن سيمون ضربك وأفقدك الوعي. على مكان وقوف السيارات |
Biraz büyük olsan, seni vurmak çok daha kolay olurdu. | Open Subtitles | سيكون من السهل جداً ضربك لو كنت ذا حجم أكبر. |
- Evet efendim. Şey, tahmin ettiğinizi ümit ederim. Bu, kavgada üç yumruk eder. | Open Subtitles | حسنا , اتمنى ان تكون قد نلت قصاصك هذا قد تسبب فى ضربك ثلاث مرات على التوالى |
Çünkü sana işgence yapan aynı adam, seni döven, aşağılayan... | Open Subtitles | لأنّه نفس الرجل الذي عذّبك و ضربك و أذلّك |
Başkanın öldürüldüğü gün... polis raporlarına göre... bir 357 Magnum'la sana vurmuş. | Open Subtitles | يوم قتل الرئيس تقرير الشرطة يقول ضربك على رأسك بمسدس ماغنوم 357 |
- Bölüm 9 O robot adam sana tabelayla kaç kere vurdu? | Open Subtitles | إذا كم مرة ضربك هذا الرجل الألي باللافتة |
Evet, kan gördüm, birisi bana vurdu ve uyandığımda o gitmişti. | Open Subtitles | و أنت لم ترَ من ضربك ؟ لا لقد كان من خلفي من المؤكد أنّه كان مختبئ في دورة المياه |
Telefon görüşmesini dinledin diye mi vurdu yani sana? | Open Subtitles | لذا ، هو ضربك لأنك كنتُ تتصنت عل مكالمه الهاتفية؟ |
Ona söyleyince ağabeyim sana vurdu, değil mi? | Open Subtitles | ضربك أخي عندما أخبرته بشأننا ، أليس كذلك ؟ |
Yoksa arkadaşın gibi ölümüne dayak yiyeceksin. | Open Subtitles | حينها لن يتمّ ضربك حتّى شفير الموت كصديقك |
O zaman arkadaşın gibi ölünceye kadar dayak yemekten kurtulursun. | Open Subtitles | حينها لن يتمّ ضربك حتّى شفير الموت كصديقك |
Baban da dövdüğüne göre, benden az dayak yiyeceksin. | Open Subtitles | بما أن والدك قد ضربك فسوف اخرجهم من الحساب |
Antonio sana sopayla vuran elemanı buldu. Seni bekliyor. | Open Subtitles | وجد أنطونيو الرجل الذي ضربك بالمضرب هو ينتظرك |
Seni kim böyle kötü dövdü ? | Open Subtitles | من ضربك بهذه الطريقة الوحشية ؟ |
Ben de sana vurmak istemedim, ama karım istedi. | Open Subtitles | انا ايضا لم ارغب في ضربك لكن زوجتي طلبت مني ذلك |
Senin koca burnuna yumruk atmak istemiyorum, koca kuş. | Open Subtitles | لا اريد ضربك على انفك أيتها الدجاجة الكبيرة |
Yani bu kız size yandan çarptı takip edip silahınızı çektiniz ödünü patlattınız ve sonrasında böyle oldu. | Open Subtitles | لذا هذ الفتاة ضربك من الجانب، تُلاحقُها، تسحب مسدسك لإخافتها، |
Bu zenci seni dövmeye başlayınca beni arama. | Open Subtitles | لا تتصلي بي عندما يبدأ هذا الزنجي في ضربك |
Vücudunu hafifçe çevirip, beni tutsan sana oradan vurabilir miyim? | Open Subtitles | اذا ادرتِ جسمكِ قليلا, وراقبتيني هل استطيع ضربك من هناك؟ |