Evden eşyalarımızı aldılar. Karımı dövdüler. | Open Subtitles | نعم ، لقد سرقوا أشياءاً منا ، و ضربوا زوجتى |
Dinleyip, birkaç dakika önce rehineleri kurtarmak için bir saldırı yapılmış ama ne yazık ki yanlış evi vurmuşlar. | Open Subtitles | استمعوا لي قبل لحظات كانت هناك محاولة مسلحة لإنقاذ رهائننا وقد ضربوا المنزل الخطأ |
Taburun komuta merkezini vurdular. O savunmayı organize ediyordu. | Open Subtitles | و ضربوا مركز قياد الفرقة الثانية بشدة بينما كان ينظم الدفاعات |
Bu sabah duyduk. O herifi bayağı kötü dövmüşler, değil mi? | Open Subtitles | لقد سمعنا بذلك في الصباح لقد ضربوا هذا الرجل بقسوه وكأنه... |
Buraya üç oğlumu ayakta duramayacak hale gelinceye kadar döven 20 cesur adamını şikayet etmek için gelmedim. | Open Subtitles | الآن لا أَشتكي هنا حوالي 20 من رجالك الشجعان الذين ضربوا ثلاثة من أولادي حتى هم لا يستطيعون أَن يقفوا ربما كانوا يأتون |
Nastasya, evsahibesini neden dövdü? | Open Subtitles | يا ناستاسيا, لماذا ضربوا صاحبة البيت؟ |
Canlı kalmasını istiyorlar. Belki onu öldürmemizi önlemek için saldırdılar. | Open Subtitles | ضربوا لإبقائها على قيد الحياة؛ يمنعنا من قتلها. |
Vurmadın bile... Onlar... birbirlerini dövdüler. | Open Subtitles | انه يبدو انك حتى لم تقم بضربهم لقد ضربوا بعضهم بعضا |
Kızımı öyle bir dövdüler ki, artık konuşamıyor. | Open Subtitles | ضربوا ابنتي، وهذا هو السبب انها لن أتكلم بعد الآن. |
Evet, eşlerini dövdüler ve oğullarını doğru yetiştirdiler. | Open Subtitles | نعم ، لقد ضربوا زوجاتهم وانشئوا ابنائهم جيداً |
Bir taşla iki kuş vurmuşlar galiba. | Open Subtitles | لقد ضربوا عصفورين بحجر واحد، حسب وجهة نظرهم |
Bu iki polis, birbirlerini vurmuşlar. | Open Subtitles | هؤلاء الضابطين. ضربوا بعضهم البعض. |
- Neden Topeka'yı değil de Lawrence'ı vurmuşlar ki? | Open Subtitles | --لما.. -لماذا ضربوا لورانس وليست توبيكا ؟ |
2. Tabur'u vurdular. O savunmayı organize ediyordu. | Open Subtitles | و ضربوا مركز قياد الفرقه الثانية بشده بينما كان ينظم الدفاعات |
Ana reaktörü vurdular. Tahliyeye hazırlanın. | Open Subtitles | لقد ضربوا المفاعل الرئيسي استعدوا للاخلاء |
Tünelin doğu tarafını da vurdular. Kanalın her iki tarafı da kapalı. | Open Subtitles | لقد ضربوا الجهة الشرقية للنفق مما أدى الى اغلاقه بالكامل |
Oğlunla birlikte bir çocuğu dövmüşler. | Open Subtitles | -ماذا؟ ماذا حدث؟ -هو وابنك ضربوا فتاً ما |
Profesör, ben Lars. Gardiyanlar Bosch'u dövmüşler. | Open Subtitles | (أيها البروفيسور أنا (لاريس (الحراس ضربوا (بوش |
Ben gidip Henry Barrow'u döven elemanları bulacağım. | Open Subtitles | سأذهب للعثور على الرجال الذين ضربوا هنري بارو |
Sleestak'lar Enik'i eşek sudan gelene kadar nasıl da dövdü? | Open Subtitles | "هل رأيت هؤلاء الـ "سليستاك كيف ضربوا (إينك) ؟ |
6 şehre saldırdılar. İşler karışıyor. | Open Subtitles | لقد ضربوا ست مدن الآن- الأمر بدأ يصبح فوضويا |
İşte bu çürüyüş girdabında sıradan insanlar darbe yiyip ezildi. | Open Subtitles | وفي هذه الدوامة من الإنحطاط الرجال العاديون ضربوا وحطّموا |
Merkez vurulursa kalanlari da vururlar. | Open Subtitles | إذا ضربوا هذه القاعدة، فإنهم سيضربون البقية. |
Şahitler, zanlının yağmalamayı bizzat yönettiğine ve enkazda hayatta kalanları dövdüğüne tanıklık edecek. | Open Subtitles | الشهود ستشهد ان المتهم اشار بالنهب حرفياً وان الناجين من الحطام قد ضربوا |
Gördüğümüz kadarıyla şimdiye kadar bu dahil altı veya yedi eve saldırmışlar. | Open Subtitles | قريبون كما كنا نعتقد لقد ضربوا ستّة أو سبعة منازل حتى الآن بضمن هذا |
Büyücü'nün Sandığı'nın cesur savunucusu tarafından mağlup ettiler Muzaffer Sylvester. | Open Subtitles | "ولكنهم ضربوا من قبل المدافع الشجاع عن محل "وارلووك شيست سلفستر المهاجم |
İletişim yok. Konvoy saldırıya uğramış olmalı. | Open Subtitles | انقطعت الاتصالات لابدّ أنهم ضربوا الموكب |