Köle fizikman kuvvetli tutulacak fakat aklen zayıf ve sahibine bağlı olacaktı. | Open Subtitles | أبقوا العبيد أقوياء جسدياً و لكن نفسياً ضعفاء و معتمدون على السيد |
Müsamaha gösteriyoruz diye bizi zayıf ve çaresiz gördünüz. | Open Subtitles | و اعتقدتم أننا ضعفاء و مساعدون فقط لأننا ساكتون |
Kulağa seksi geliyor ama bilim sizlerin zayıf ve yumuşak olduğunuzu söylüyor. | Open Subtitles | قد يبدو عنصري جنسياً، لكن العلم يقول أنكم ضعفاء و حساسين ماذا يمكن أن أفعل؟ أنت مخطئ يا (هاوس) |
Askerler zayıf ve işi savsaklıyor. | Open Subtitles | إنّهم ضعفاء و متساهلون. |