ويكيبيديا

    "ضعفه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zayıf
        
    • zayıflığı
        
    • zayıflara
        
    • Zayıflığını
        
    • hassas
        
    • zayıflık
        
    • iki katını
        
    • zaafı
        
    • onunkini
        
    • zayıflığıdır
        
    • zayıflıklarını
        
    Ona zarar veriyor, asıl zayıf noktasını biliyorum. Yani gideceğiz, tabii ayrılmak istemiyorsanız. Open Subtitles إنه يؤلمه، وأعرف نقطة ضعفه الحقيقية لذا سنذهب، إلا لو أردتم الخروج الآن.
    Yaratığın tek zayıf noktası 'Aurum Scarabaeus Sacer' olarak biliniyor. Open Subtitles هنا ، المخلوق نقطة ضعفه الوحيدة شيء معروف بالجعران الذهبي
    zayıf noktalarını, onu inciten ya da baştan çıkaran şeyleri öğrenirim. Open Subtitles أعرف نقاط ضعفه ما الذي يؤلمه ، ما الذي يغريه
    Onun zayıflığı bu yılanların iktidarı ele geçirebileceklerini düşünmelerine neden oldu. Open Subtitles ضعفه سمح لهؤلاء الأفاعي أن يعتقدوا أن بإمكانهم الإستيلاء على السلطة
    Kudreti zayıflara destek olur. Open Subtitles عزته تطغى على ضعفه
    Onun düşünce biçimini bilirim. Onun zayıf yönlerini bilirim. Eğer hemen şimdi hareket edersek, onu durdurmada bir şansımız olabilir. Open Subtitles انا اعرف دراكو واعرف الطريقه التى يفكر بها واعرف نقاط ضعفه ايضا
    Ayrıca, senin şu uçan çocukla ilgili araştırma da yaptım. zayıf yönünü biliyorum. Open Subtitles بجانب ذلك، فقد قرأت عن فتاك الطائر أعرف نقاط ضعفه
    Ve 45 derece kuzey, buna göre en zayıf noktası... tam burası oluyor! Open Subtitles طرحي وأحد, بالقسمه علي ب يتبعه إضافه 8 درجات شمالاً هذا يجعل نقطه ضعفه هنا
    Ve dedikodulara göre onun zayıf noktasını biliyormuşsun. Open Subtitles والكلام في الدائرة عنك وعن معرفتك نقطة ضعفه
    Köpeğe kemik fırlat, zayıf noktalarını bul Open Subtitles تعتاد على البيئة و فتصبح قادر على السيطرة افهمه جيدا و اعثر على نقاط ضعفه
    zayıf noktasını bulabilmek için zaman kazanmaya çalıyordum, ama hiç olmadığını düşünmeye başlıyorum. Open Subtitles إعتقدت بأني يمكن أن أكسب بعض الوقت لإيجاد نقطة ضعفه لكن بدأت أعتقد أنه ليست لديه نقطة ضعف
    "Ben gerçekte zayıf bir insanım... ve gerçek hayatımdaki zayıflığı gidermek için güçlü, seksüel açıdan saldırgan vs. vs. bir sahte kişiliğe bürünürüm. Open Subtitles الفكرة هي أنه في الواقع شخص ضعيف لذلك فإنه لكي يعالج نقطة ضعفه في حياته الواقعية يتبنى شخصية زائفة في اللعب
    Tehlikeli bir görünüşü yoktur fakat insan vücudunu ve onun zayıf noktalarını iyi bilir. Open Subtitles إنها لا تبدو خطرة ، لكنها تعرف الجسد البشري و نقاط ضعفه
    İş hayatımdaki gibi pokerde de başarının anahtarı rakibinin güçlü ve zayıf yanlarını belirlemek. Open Subtitles أترى، البوكر مثل العمل مفتاح النجاح هو أن تحدد قوة خصمك، وبالأخص ضعفه
    Diğer gardiyanın zayıf noktasını henüz bilmiyoruz. Open Subtitles كما أن الحارس الآخر ، لم أعرف نقطة ضعفه حتى الآن
    Egosu inançlarından daha güçlü ve daha tehlikeli.... ...ve zayıf noktası da bu. Open Subtitles غروره أكثر قوة وأكثر خطورة من معتقداته. وهذا هو موطن ضعفه.
    Kudreti zayıflara destek olur. Open Subtitles عزته تطغى على ضعفه
    Güç gösterisi yapmak istedi ama kadınlara diz çöktürmeye çalışarak Zayıflığını gösteriyor aslında. Open Subtitles ‫يقصد بذلك عرض قوة، لكن ذلك يظهر ‫ضعفه فقط إذا كان ينحني للمخادعات
    Onun hassas noktalarına ve özel ilgi alanlarına temas ettin. Open Subtitles لمستِ كل من نقاط ضعفه ومجالات اهتمامه الشخصية.
    Hmph. General hangi şeyleri kendi için zayıflık olarak algılıyorsa algılasın. Open Subtitles مهما كان هذا الضعف الذي يقصده الجنرال يجب ان يدرك ان هذا ضعفه
    Beni kandırmak istiyorsunuz. Bunun iki katını alabilirim. Open Subtitles أعرف انك كذاب سأذهب على الركن و احصل ضعفه
    Hastane eğitimi var ve her zaman Downton'a zaafı olmuştur. Open Subtitles إنه متدرب في المستشفى ودائماً ماكانت الداون تاون نقطة ضعفه
    onunkini bulun, yoksa ben yeni bir mahkum başı bulurum. Open Subtitles اعرف اين نقطة ضعفه او سأبحث عن شخصا أخر غيرك
    Hmph.g General nasıl bir zayıflık algılıyorsa o kendi zayıflığıdır. Open Subtitles مهما كان هذا الضعف الذي يقصده الجنرال يجب ان يدرك ان هذا ضعفه
    Ama tablo, zayıflıklarını tetiklemek üzere hep orada olacaktı. Open Subtitles لكن اللوحة ستبقى دائماً هناك لإغراء ضعفه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد