tetiği çeken oydu. Bir türlü de unutamadı, değil mi? | Open Subtitles | لقد ضغط على الزناد فعلاً، ولم يستطع نسيان الأمر، صحيح؟ |
tetiği çeken adamı, bu gün mahkeme salonunda görüyor musun? | Open Subtitles | هل ترى الرجل الذي ضغط على الزناد في قاعة المحكمة اليوم؟ |
Eğer Sam'in ölümünden sorumlu olan biri varsa, o da o gün tetiği çeken pislik, Myka. | Open Subtitles | مايكا) الشخص الوحيد المسؤول) (عن مقتل (سام هو ذلك الحثالة الذي ضغط على الزناد ذلك اليوم |
İşte teklifim müvekkillerinizden sadece biri tetiği çekti. | Open Subtitles | حسنا اليك المطلوب واحد من موكليك فقط ضغط على الزناد |
tetiği çekti ve küçük sincap ciyakladı ve düştü. | Open Subtitles | ضغط على الزناد , السنجاب سقط ومات |
Irak'ta tetiği çeken adamı bulunca aynı şeyi söyleyecektir. | Open Subtitles | عندما تجدون الرجل الذي ضغط على الزناد في (العراق)... سيخبركم بنفس الشيئ. |
Ama içlerinden yalnızca biri tetiği çekti. | Open Subtitles | لكن واحد فقط هو من ضغط على الزناد. |