Bir iyilik istemek için tuhaf bir yol! Seni sevdim, Jasjit. | Open Subtitles | هذه طريقة غريبة لطلب العمل " أنا أحبك يا " جاسجيت |
Şapka giymek için tuhaf bir yol biliyorum ama rahat hissettiriyor. | Open Subtitles | أعرف إنها طريقة غريبة لارتداءقبعة و لكنها تشعرني بالراحة |
Bir silahı bana doğrultmak bunu göstermek için tuhaf bir yol. | Open Subtitles | تصويب مسدس ناحيتي هي طريقة غريبة لأظهار ذلك |
- Berbat etmedi. Yalnızca farklı bir yaşama tarzı var. Gerçekten eğlenceli bir yaşam tarzı. | Open Subtitles | ليس مجنوناً, بل لديه طريقة غريبة للعيش طريقة مرحة |
Düşmanlarımın kaçmasına izin vermek bunu göstermek için ilginç bir yol. | Open Subtitles | ترك أعدائي يهربون طريقة غريبة لإظهاره |
Bu, bunu göstermenin tuhaf bir yolu o zaman. | Open Subtitles | حسناً، هذه طريقة غريبة لإظهار ذلك بالتأكيد. |
Kızlarla tanışmak için tuhaf bir yol. | Open Subtitles | تلك طريقة غريبة للإرتباط بالنساء |
Bu madalyaları dağıtmaya başlamak için tuhaf bir yol. | Open Subtitles | هذه طريقة غريبة لتوزيع الميداليات |
Kötü haber vermek için tuhaf bir yol değil mi? | Open Subtitles | هذه طريقة غريبة لكسر الأخبار السيئة, ها |
"...yeni bir hayata başlamak için tuhaf bir yol. | Open Subtitles | ... فهذه طريقة غريبة لبدء حياة جديدة |
Hayatını geçindirmek için tuhaf bir yol bu. | Open Subtitles | تلك طريقة غريبة لكسب العيش |
- Öyle. - Göstermek için tuhaf bir yol seçmişsin. | Open Subtitles | لديك طريقة غريبة في قول الأمر |
Müteşekkirliğini ifade etmek için çok garip bir tarzı var. | Open Subtitles | فلديه طريقة غريبة لإظهار الامتنان |
Tuhaf bir kendini ifade ediş tarzı var. | Open Subtitles | لديها طريقة غريبة في التعبير عن نفسها |
Bu garip bir traş tarzı olacaktı. Biraz düşününce anladım ki o anda nasıl traş olursam, ondan sonra da sürekli aynı biçimde traş olmam gerekecekti çünkü sakalımın ölçüsünü sabit tutmalıydım. | TED | دعوني أخبركم، كانت تلك طريقة غريبة في الحلاقة، لأنني فكرت في الأمر وتيقنت أن الطريقة التي سأحلق بها آنذلك ستكون الطريقة التي سأحلق بها لبقية حياتي -- لأنه علي أن أحافظ على نفس العرض. |
Göstermek için ilginç bir yol seçmiş. | Open Subtitles | لديها طريقة غريبة في إظهار ذلك |
Yaşamak için ilginç bir yol. | Open Subtitles | انها طريقة غريبة للتواجد بالحياة |
Parmakların burkulması için ilginç bir yol. | Open Subtitles | هذه طريقة غريبة للوي أصابعك. |
Bu tuhaf bir yolu Kasabanın hikayesini, görkemini anlatmanın | Open Subtitles | إنها طريقة غريبة لسرد قصة المدينة ووصف مجد المدينة |
-Soruşturma yapmanın tuhaf bir yolu. -Angel bir şeyler gizliyor. | Open Subtitles | هذه طريقة غريبة فى التحقيق |