Muffin'le ölçünce hayat bana çok uzun göründü. | Open Subtitles | تَبْدو حياتُي طويلةُ فجأة مدروس في الكعكِ. |
Liste o kadar uzun ki, şüphelileri sorgulamak aylar alır. | Open Subtitles | إنّ القائمةَ طويلةُ جداً هي يُمْكِنُ أَنْ تَستغرقَ الشهورَ لإسْتِجْواب كُلّ المشتبه بهم. |
Adınızı duymayalı çok uzun bir süre geçti değil mi? | Open Subtitles | سنين طويلةُ منذ سَمعتَ اسمكَ، أليس كذلك؟ |
Adınızı duymayalı çok uzun bir süre geçti değil mi? | Open Subtitles | سنين طويلةُ منذ سَمعتَ اسمكَ، أليس كذلك؟ |
Burada uzun süreli bir operasyon üzerinde çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحنُ نعملُ على مهمةٍ متخفيّةٍ طويلةُ المدى هنا |
Çok uzun, bronz ve zengin. | Open Subtitles | هي طويلةُ جداً، أسمر جداً، غني جداً. |
uzun bir listemiz var. | Open Subtitles | عِنْدَنا قائمةُ طويلةُ واحدة... |
"uzun boyunlu kaz" ve "the Big Bopper Everest" ise 250 dolar. | Open Subtitles | "إوزّةٌ طويلةُ العنق" "(قمّة (بيق بوبر" 250 |
O kadar uzun değil. | Open Subtitles | - هي طويلةُ بما فيه الكفاية. |