Dokunulmazlık anlaşmasını çözmenin zaman aldığının farkındayım ama üç gün çok uzun. | Open Subtitles | أعرف أنه يستغرق وقت لعمل صفقة حصانة، لكن ثلاثة أيام طويلة جدًا. |
Goodwin'ler, bugün size çok uzun bir şiir okumak istiyorum. | Open Subtitles | آل جودوين، أود أن أقرأ لكم اليوم قصيدة طويلة جدًا. |
Bu anı çok ama çok uzun zamandır bekleyen kadınım. | Open Subtitles | أنا امرأة كانت تنتظر هذه اللحظة منذ فترة طويلة جدًا. |
Hayat, rüyalardan oluşan uzun bir zincirdir birini diğerine bağlayan. | Open Subtitles | الحياة سلسلة طويلة جدًا من الأحلام تنتقل من واحد لآخر |
Seni orduya teslim edersem ortadan uzun bir süre yok olacağını da biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنّي لو سلمتك للجيش، سوف تختفي فى مكانٍ ما لمدة طويلة جدًا. |
uzanır. Fakat anlaşılması gereken kilit şey bu hızlanmanın çok uzun süredir devam ettiğidir. | TED | ولكن الشيء الرئيسي الذي يجب أن نفهمه هو أن هذا التسارع مستمر منذ فترة طويلة جدًا. |
Korkuyorsun, burada çok uzun kaldım. | Open Subtitles | أنتِ خائفة أنني قد أبقى هنا لمدة طويلة جدًا |
Dünya savaşı Afrika çok uzun gitti söyleyenler o sizin için, | Open Subtitles | أولئك الذين يقولون قد دامت، حرب افريقيا مدة طويلة جدًا. |
Şunu fark ettik: Veri bilgisayarımıza çok hızlı geliyordu, resimlerin ne zaman geleceğine dair bir zamanlama yoktu ve bu sözcüklerin arasında boşluk olmayan çok uzun bir cümleyi okumakla eşdeğer. | TED | ولاحظنا أنّ البيانات كانت تدخل حاسوبنا بشكل سريع جدًا. بدون تعيين الوقت عندما تظهر الصور، وهذا مثل قراءة جملة طويلة جدًا بدون فراغات بين الكلمات. |
Yani çok uzun bir süre orada olacaklar. | TED | وستكون هناك لفترة طويلة جدًا. |
çok uzun yıllardır burada yaşıyoruz. | Open Subtitles | كلا ، كان هذا منزلنا لمدة طويلة جدًا |
Adres hesaplama kodu çok uzun. | Open Subtitles | حسابات توجيه الأوامر طويلة جدًا |
Şimdiki durumunda, Kaybolmuş açıkça tek cilt için çok uzun kalıyor. | Open Subtitles | في وضعها الحالي أن "المفقودة" تعتبر ببساطة فقرة طويلة جدًا لمجلد واحد. |
Bunları irdeleyeceğiz. Biliyorum çok uzun. Biliyorum çok uzun. | Open Subtitles | ـ سنناقش كل هذا ـ أعرف أنها طويلة جدًا |
Ona lâyık olmadığımı biliyorum ama onu çok uzun zamandır seviyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّي لا أستحقها لكني... أحببتها منذ فترة طويلة جدًا. |
Sanki ben çok uzun zaman öncesinden bir rüyanın ya da anının tuzağına düşmüş gibiyim. | Open Subtitles | ... وكأنني ... عالقة في حلم، أو ذكرى من فترة طويلة جدًا |
Bende de çok uzun süre kalmadı zaten. | Open Subtitles | ولم أحصُل عليها لفترة طويلة جدًا. |
Orman isimli bir adama aşık olan uzun bir kızın hikayesi. | Open Subtitles | يحكي عن فتاة طويلة جدًا تقع في حب شاب اسمه فورست |
Benim için uzun bir zaman. Ama sonunda sözünü tutup bana yemek pişirebildiğine sevindim. | Open Subtitles | بالنسبة لي، مدة طويلة جدًا و لكنني سعيد أنك في النهاية قمت بالوفاء بوعدك |