Altın çok ağır ve kütük çok Uzun süredir su çekiyor. | Open Subtitles | الذهب ثقيل جدا ولم يتحمل الجذع أكثر لمدة طويلة لقد سقطوا |
Chris Anderson: Uzun zamandır Netflix'in çok farklı yönleri beni etkiliyor ve şaşırtıyor. | TED | كريس أندرسون: منذ مدة طويلة لقد كنت مذهولًا ومندهشًا بالكثير من الأمور المتعلقة بنيتفليكس. |
Çok Uzun ve yorucu bir gün geçirdiler. | Open Subtitles | سيدي لقد ساروا لمدة طويلة.. لقد ارهقوا اليوم جدا |
Çok Uzun zaman önceydi. Hepsi geride kaldı artık. | Open Subtitles | هذا كان منذ مدة طويلة لقد أنتهيت من ذلك الان |
Uzun zaman birlikte çalıştınız. Ve oldukça yakındınız. | Open Subtitles | لقد عملتما معا لمده طويلة لقد كنتما مرتبطين حقاً |
Dostum burada o kadar Uzun zamandir kapaliyim ki... hiçbir zaman çikamayacagimi saniyordum. | Open Subtitles | يا رجل , انا كنت مبهدلة هنا لمدة طويلة لقد اعتقدت انى لن اخرج من هذا المكان اللعين |
-Babanız Uzun süre içinde saklamış. -Çok iyi bir köpekti! | Open Subtitles | والدكم تمالك نفسه فترة طويلة لقد كان أفضل كلب |
-Babanız Uzun süre içinde saklamış. -Çok iyi bir köpekti! | Open Subtitles | والدكم تمالك نفسه فترة طويلة لقد كان أفضل كلب |
Uzun hikaye ama bir şekilde bir terapiste gitmeye başladım. | Open Subtitles | بطريقة وبأخرى,انها قصة طويلة,لقد انتهى بي المطاف بأن اقابل معالج نفسي |
Uzun süre, birlikte yaptığımız bir şeyi yapmak, onsuz yaşamamız gerektiği gerçeğini daha da acı verici kıldı. | Open Subtitles | لأننا كنا نفعل كل شيء معاً لفترة طويلة لقد صار الماضي قدما في الحياة بدونها أكثر إيلاماً |
Orada Uzun bir süre kaldın. Kapıyı çalmıştım. | Open Subtitles | لقد خضتِ الحديثَ لفترة طويلة , لقد طرقتُ الباب |
Uzun süredir dışarıda olmalı. Acıkmıştır, değil mi? | Open Subtitles | لابد أنه كان بـ الخارج منذ فترة طويلة لقد كان يتضور جوعاً ، أليس كذلك؟ |
Üzerinden Uzun zaman geçti, affettim artık onu. | Open Subtitles | لا لقد كان هذا منذ مدة طويلة لقد سامحتها تماماً |
Uzun bir yoldan geldik. | Open Subtitles | انها مسافة طويلة لقد كان في المقعد الخلفي |
Çok Uzun zamandır bu savaşta savaşıyorum... Doktor olma hakkını kaybettim. | Open Subtitles | لقد كنتُ أقاتل في هذه الحرب لمدة طويلة لقد خسرت الحق بأن أكون الدكتور |
İnsanlar tutsak olmadıklarını unutacak kadar Uzun süredir bu duvarların arasında yaşadı. | Open Subtitles | الناس قد عاشوا خلف هذه الجدران لفترةٍ طويلة, لقد نسوا, هم ليسوا سجناء |
Uzun bir süre boyunca, dedektiflik hayatını tamamen kucaklaman gerektiğini savundum. | Open Subtitles | ،منذ مدة طويلة لقد زعمت أنك يجب أن تقبلي بالكامل بحياة المحقق |
Uzun hikâye. Bilirsin bunu konuştuk. | Open Subtitles | إنها قصة طويلة لقد تحدثنا بهذا الخصوص ولكن .. |
Neyse, süreç sona erdikten Uzun süre sonra o ortaya çıktı ve annemi ziyarete geldi. | Open Subtitles | على اي حال، بعدما تم الانتهاء من القافلة بفترة طويلة لقد ظهر وقام بزيارة أمي |
- Çok Uzun sürdüğü için endişelenmiştik. | Open Subtitles | .لقد كُنت بالداخل لمدة طويلة .لقد شعرنا بالقلق |