Ve kaya ağladı taze su damlacıklarıyla ve onun Susuzluğunu giderdi. | Open Subtitles | وبكت الصخرة دموعاً من المياه العذبة وروى ظمأه |
Evi karıştırmakla kalmamış, küstah herif bir yandan da Susuzluğunu gidermiş. | Open Subtitles | أحد اللصوص كان يملك الجرأة ليروي ظمأه أثناء نهبه لشقتنا |
Susuzluğunu tedavi edebileceğime eminim ama bu zaman alır. | Open Subtitles | اعتقد اني سأعالج ظمأه لكنه سيستغرق وقت |
Susuzluğunu tedavi edeceğine eminim, ama zaman alacak. | Open Subtitles | اعتقد اني سأعالج ظمأه لكنه سيستغرق وقت |
O gece,ufaklık kana olan Susuzluğunu gidermişti. Hairy'nin kendisini asla affetmeyeceğini bilerek. | Open Subtitles | تلك الليلة؛ روى (ليل دايس) ظمأه للقتل رغم أنه عرف أنّ (شاغي) لن يغفرله أبداً |
Arkadaşların herşeyi aldılar. O gece, ufaklık kana olan Susuzluğunu gidermişti. | Open Subtitles | تلك الليلة؛ روى (ليل دايس) ظمأه للقتل رغم أنه عرف أنّ (شاغي) لن يغفرله أبداً |
Susuzluğunu gidermek için su istiyor. | Open Subtitles | الماء لأرواء ظمأه. |