Efendim, denizaltı sessiz gittiği an, bir şarkı duyduğumu sandım, | Open Subtitles | في اللحظة التي اختفى فيها صوت تلك الغواصة و ظننت أنني سمعت غناء |
Dün gece, birşey duyduğumu sandım, şarkı söyleyen bir kadın gibi. | Open Subtitles | ومن ثم الليلة الماضية ظننت أنني سمعت شيئاً مثل ، امرأة تغني |
Kusura bakma, Virginia. Bir ses duyduğumu sandım. | Open Subtitles | . آسف, فيرجينيا . ظننت أنني سمعت إزعاجاً |
Bir şey duydum sanki. | Open Subtitles | ما هي؟ هنا ظننت أنني سمعت شيئاً |
Pardon bir gümbürtü duydum sanki. | Open Subtitles | آسفٌ يا رجل ظننت أنني سمعت صوتاً |
Her zaman seninle ilgilenmiyor muyum? Sesler duydum sandım. | Open Subtitles | ألم أهتم بكِ دائماً ؟ ظننت أنني سمعت أصواتاً |
Bir ses duyduğumu sanmıştım. Fare var mı diye bakıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت ضجة وكنت أبحث عن المقتحم |
Biraz önce bir erkek sesi duyduğumu sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت صوت رجل من قبل. |
Normalde telefonda duymamam gereken bir ses duyduğumu sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت ... صوتاً علي الهاتف يجب فعلا ألا أسمعه |
Yani, ben bir kalp atışı duyduğumu sandım. | Open Subtitles | .أعنني, ظننت أنني سمعت نبضة قلب |
Bir şey duyduğumu sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت شيئاً |
Bir ses duyduğumu sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت ضجة |
Kusura bakmayın. Bir şey duyduğumu sandım. | Open Subtitles | آسف, ظننت أنني سمعت شيئاً |
İsmimi duyduğumu sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت إسمي. |
Bir şey duydum sanki. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت شيئا. |
Bir şey duydum sanki. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت شيئا. |
Annemi duydum sandım. Bunu nasıl söylersin? | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت أمي كيف تقولين هذا؟ |
Ben de bir şey duydum sandım. | Open Subtitles | لقد ظننت أنني سمعت شيئاً أيضاً. |
Eddie'nin sesini duydum sandım. | Open Subtitles | ظننت أنني سمعت صوت إيدي |