ويكيبيديا

    "ظننت أنها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sanmıştım
        
    • sanıyordum
        
    • sandım
        
    • düşündüm
        
    • diye düşünmüştüm
        
    • olduğunu düşünmüştüm
        
    • sandın
        
    • düşündüğüm
        
    Onu ilk gördüğümde, birkaç güne kadar ölür sanmıştım. TED حين رأيتها أول مرة، ظننت أنها ستموت في غضون أيام.
    Koşarak çıktı, eve döneceğini sanmıştım. Open Subtitles لقد خرجت مسريعاُ , ظننت أنها ذهبه إلى البيت
    Ruby. - evet. Bu Lillith'in arabası. Onun kasabada yaşadığını sanıyordum, Haydi. Open Subtitles روبي , هذه سيارة ليليث ظننت أنها تسكن في المدينة , هيا
    Ben bunu video oyunu sanıyordum. Gerçek insanlara zarar vermek istememiştim. Open Subtitles لا، ظننت أنها كانت لعبة فيديو لا أريد إيذاء أناس حقيقيين
    Çiçek falan kokar sandım ama sigarayla Hindistan cevizi kokuyor. Open Subtitles ظننت أنها ستبدو مثل رائحة الورود ولكنها سجائر وجوز الهند
    Ve düşündüm de, wow, tek başına kalacak, demek istediğimi anlıyor musun? Open Subtitles ظننت أنها ستقع في حبي من أول نظرة، أتفهم ما أعنيه ؟
    Cadı toplantısından çok toga giyilen o partilerden olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles أتعرفين، ظننت أنها ستكون أشبه بحفلة صاخبة بدلاً من مجموعة ساحرات
    Açıkçası, onun koca karı ilaçlarından olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles لأكون صريحة معكِ ظننت أنها من المعتقدات القديمة
    Harika bir fikir bulduğumu sanmıştım ama bu posterde görmüş olmalıyım. Open Subtitles ظننت أنها كانت فكرة عظيمة لكن لابد و أنني رأيتها في هذه الصورة
    ...ve yerde kanalizasyon olduğunu sanmıştım. Open Subtitles ظننت أنها غرفة مليئة بالأطفال والمياه تملأ المكان.
    Geldiğinde annem de aynı şeyi söylemişti. Görüşüyorsunuz diye kızdığından sanmıştım. Open Subtitles قالت أمي نفس الشيء ظننت أنها مستاءة فقط لأنك تقابلها
    - Önümüzdeki Perşembe olduğunu sanıyordum. - Hayır, bu akşam. Open Subtitles ـ ظننت أنها في الخميس القادم ـ لا، أنها الليلة
    Beni beklediğini sanıyordum. Neden hala dönmediğini anlayamıyorum. Open Subtitles ظننت أنها تنتظرني أنا لا أفهم لماذا لم تعود حتى الآن
    Bütün parasını size bırakmak için gerekli işlemleri yaptığını sanıyordum. Open Subtitles ظننت أنها تعد الترتيبات كي تترك لك كل أموالها.
    Önce güneşten sandım ama sonra kafamın üstünde bir delik açılıyormuş gibi hissettim. Open Subtitles ظننت أنها الشمس فقط، ولكن بعدها شعر وكأن يتم حفر حفرة بداخل رأسي
    Benim için bir sürpriz sandım, ama değilmiş. Open Subtitles ظننت أنها كانت مفاجأة من آجلى لكنها لم تكن
    Ben de, başkanlıktaki ilk günümü kutlamak için... bir çeşit hediye falan gönderdiler sandım. Open Subtitles ظننت أنها هديّة شيئ لأحيي به ذكرى أول يومٍ لي كمحافظ
    Seni o kızla görünce seninle beraber olduğunu falan düşündüm. Open Subtitles ،عندما رأيت مع تلك الفتاة ظننت أنها ربما تكون معكَ
    düşündüm de bırakmamı isteyebilir saat bu kadar geçken. Open Subtitles ظننت أنها ستوافق على توصيلة بهذا الوقت المتأخر
    O yüzden ilk olmadığını biliyordum ama sondur diye düşünmüştüm. Open Subtitles علمت أنها ليست الأولى لكن ظننت أنها قد تكون الأخيرة
    Onun sıradan Williamsburglü bir kız olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles حسناً، فقط ظننت أنها فتاة عادية من شارع ويليامسبورغ.
    Garaja kapadın diye ortadan kaybolacağını mı sandın? Open Subtitles ‫هل ظننت أنها ستختفي لمجرد أنك حبستها في المرآب
    Ve Bayan Marianne' in ilgilenebileceğini düşündüğüm müzikleri araştırdım. Open Subtitles و أحضرت بعض الموسيقى ظننت أنها ستعجب الآنسة ماريان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد