"ظننت ذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öyle düşünmüştüm
• sanıyordum
• öyle düşündüm
• öyle sanmıştım
• öyle düşünüyordum
• Bence de
• Anlamıştım
• Bekliyordum zaten

Ben de öyle düşünmüştüm. Bu haritadaki verilerin gizli bir katmanı var.
لقد ظننت ذلك هنالك طبقة معلومات مخفية في هذه الخريطة

Ben de öyle düşünmüştüm, her zamanki kötü fikirlerinden olduğunu.
نعم ظننت ذلك أيضاً وكأنها واحدة من أسوأ أفكارك على الإطلاق

Evet, ben de öyle sanıyordum. Döneceğini söyledi ama hiç gerçekleşmedi.
نعم , ظننت ذلك أيضا قالت أنها ستفعل , لكن ذلك لم يحدث

Bende öyle düşündüm ama geçen yıldan benzer iki cinayet daha var.
نعم ظننت ذلك ايضا لكنني وجدت سابقتين من سنة

Ben de öyle sanmıştım.
لقد ظننت ذلك عنك أيضاً

Hayır, ben de öyle düşünüyordum, ama sonra bu çılgın şey oluverdi,
لا، ظننت ذلك أيضاً لكني حدث لي هذا الشيء الغريب

- Bence de.
انا ظننت ذلك ايضا

Anlamıştım.
نعم، ظننت ذلك

Bekliyordum zaten.
ظننت ذلك..

Hayır, ben de öyle düşünmüştüm ama buradaki görevli bana işgal sırasında Türklerin yaptığını söyledi.
لا, أنا ظننت ذلك أيضا ولكن المسؤول عن العناية بالمبنى قال لي : أن الأتراك فعلوا ذلك, خلال الإحتلال

Ben de öyle düşünmüştüm. Mösyö Wiener'in yaşlarında mı?
ظننت ذلك هل ذلك الرجل فى سن السيد "وينـر" ؟

Ben de öyle düşünmüştüm. Fakat daha sonra odasında eski bir meslektaşıyla, Martin Collier ile görüştü.
ظننت ذلك أيضاً، حتى قابلت في مكتبها مع زميلٍ قديمٍ لها، اسمه (مارتن كاليير)

Ben de öyle düşünmüştüm
ظننت ذلك أنا أيضًا

Anlıyorum. Ben de öyle düşünmüştüm.
اعرف,و انا ظننت ذلك

En iyisini bildiğimi sanıyordum. Her zaman en iyisini bildiğimi sandım.
‫ظننت أنني أعرف الأمور جيداً ‫لطالما ظننت ذلك

Öyle sanıyordum. Brad, Pablo Chacon'un kendisi olduğunu söylemişti bana.
ظننت ذلك ، "براد" أخبرني أنه "بابلو شاكون"

Ben de öyle düşündüm, ama ekstra hapı içince çok iyi bir fikir gibi geldi.
ظننت ذلك أيضاً و لكن بعد تلك الحبة الإضافيه بدت كفكرة عظيمه

Önce öyle düşündüm. Ama belgelerini gördüm.
ظننت ذلك في البداية.

- Evet, ben de öyle sanmıştım.
- اعلم, وانا ظننت ذلك ايضاً

- öyle sanmıştım.
- ظننت ذلك

Aslında, ben de öyle düşünüyordum.
لذا ظننت ذلك أيضاً

Ben de öyle düşünüyordum.
ظننت ذلك أيضًا

Bence de.
انا ظننت ذلك ايضا

Anlamıştım.
ظننت ذلك.