ويكيبيديا

    "عائقاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • engel
        
    • yük
        
    • yükümlülük
        
    • yoluna
        
    • ayak bağı
        
    • önüne
        
    Ama dağılımın bu tarafında, dünyanın Psycho Milts gibi sadece bir tane fotoğraf gönderen insanları sözkonusuysa, bu da kurumun engel olma özelliğini ortaya çıkarır. TED لكن عندما تكون هنا حيث كل بسايكو ميلت وأقرانه في العالم يضيفون صورة واحدة كل مرة، تصبح المؤسسة عائقاً.
    Hiçbir şeyin kötü gitmesini istemeyiz, ve o buna engel. Open Subtitles أعني لا نريد حصول أي خطأ و... وهي تشكل عائقاً
    Beni kocamın kariyeri için bir yük olarak gördü hep. Open Subtitles إنهُ دائماً ما كان يظن اننى عائقاً بمستقبل زوجى المهنى.
    Gerçekten de birkaç uyumsuz ergene borçlu kalarak kendine yükümlülük almak mı istiyorsun? Open Subtitles هل تريد أن تظل مربوطاً بزوج من المراهقين الغير منسجمين مع بعضهم ويكونون عائقاً لك؟
    ...ve bu anlaşmayı reddetmemin aramızdaki şeyin yoluna çıkmasını istemiyorum. Open Subtitles و لا أريد رفضي لهذه الصفقة أن يكون عائقاً في علاقتنا
    Bence siviller hem sorumluluk hem de ayak bağı. Open Subtitles أظن أن المدنيين يكونون عبئاً و عائقاً
    Bu durumun işimin önüne geçmesini istemiyorum. Open Subtitles هو أنَّني لا أريدُ لهذا أن يكونَ عائقاً في العمل
    Köyün dışına kadar klanın hayata dönmesine engel olan hayinler olarak sayılıp kovalandık. Open Subtitles تمّ نفينا من القرية واعتبارنا كخونة الذين كانوا يقفون عائقاً في طريق إحياء العشيرة
    Ama Başkan engel teşkil ediyordu. Open Subtitles لكن الرئيس كان يمثّل عائقاً لقد فعلنا الشىء الضرورى
    Dublör olmak istemiştim, ama hukuk fakültesi engel oldu. Open Subtitles أردت أن أكون بهلوان، لكن شيء إسمه مدرسة الحقوق وقف عائقاً في طريقي
    Kapını çaldım diye mi? Öncelikle adalete engel olmaya çalışmaktan! Elçilikte olanların sorumlularından biriydin ve kaçtın! Open Subtitles لوقوفك عائقاً ضد العداله, لقد كنت شاهداً على ما حدث في السفاره, وهربت
    O çocuklara yardım edilmesine engel olmayacağım. Open Subtitles لن أقف عائقاً أمام طريق مساعدة أولئك الأطفال
    Lütfen benim hatamın buna engel olmasına izin vermeyin. Open Subtitles أرجوكم، لا تجعلوا غلطتي تقف عائقاً أمام ذلك
    yük olma konusunda endişelenmekten çok yalan söyleme yeteneğin hakkında endişelen. Open Subtitles دعكِ من القلق بشأن كونك عائقاً واقلقي بشأن قدرتك على الكذب.
    Özel hayatımın sana bu kadar yük olmasını görmekten nefret ediyorum. Open Subtitles أكره رؤية حياتي الشخصية تشكل عائقاً بالنسبة لكِ
    - Evet. Onu oltaya getirmem çok az kalmıştı, ama bunun farkına vardılar ve Marks onlar için sadece bir yük haline geldi. Open Subtitles نعم، كنتُ أوشك على كسبه لجانبي، لكن لابدّ أنّهم اكتشفوا ذلك، ممّا جعله عائقاً.
    Ve onun hareketleri de seni bir yükümlülük yapıyor. Open Subtitles بالطريقة التي يتصرف بها مما يجعلك عائقاً أيضاً
    Güçlü adamlar onun çok şey bildiğini düşündüler. Eleman artık yükümlülük olmuş. Open Subtitles المسؤولون ، شعروا بأنه يعرف بأمور سرية وأصبح العميل عائقاً عليهم
    Onlara yükümlülük oldun, seni patlatacaklardı. Open Subtitles -لقد كنت عائقاً.كانوا سيفجّرونك
    Senin yoluna hiçbir şeyin çıkmasına izin vermeyen bir adam olduğunu sanıyordum. Open Subtitles ظننتك رجلاً لا يسمح لأيّ شيء بالوقوف عائقاً في طريقه
    Yeni tomurcuklanan bir aşkın yoluna çıkmaktan nefret ederim. Open Subtitles لكنّي أكره أنْ أقف عائقاً في وجه عاطفةٍ مزهرة
    Onları başarıya ayak bağı olarak gördü. Open Subtitles رأى كوري انهم سيكونون عائقاً أمام نجاحه
    Ayrıca bana ayak bağı oluyorsun. Open Subtitles بالإضافة، إنّك ستكون عائقاً في طريقيّ.
    Öfkenin, burada yapmamız gereken şeyin önüne geçmesine izin veremezsin. Open Subtitles لا يمكنأ أن تترك غضبك يقف عائقاً أمام ما لدينا هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد