| Ama anlayamadığım şey Almanya'da kalmamıza karar verdiğinde, Aileni hiç dikkate almadın. | Open Subtitles | أنك عندما قررت البقاء في ألمانيا لم تضع عائلتك في موضع الإعتبار |
| Bak, üzgünüm. Aileni bu işe karıştırmak istemedik, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع، آسفة، لم نقصد أن تتورّط عائلتك في هذا الأمر، مفهوم؟ |
| Ne olduğu önemli değil, New Jerseyde Aileni bulacaksın. | Open Subtitles | لايهم مايحدث ولكنك ستبحثين عن عائلتك في نيوجيرسي |
| ailen Paris'te tehlikeli bir göçmen örgütüne bulaştı. | Open Subtitles | عائلتك في باريس مشتركة في منظمة للاجئين خطيرة |
| Senin ailen de mi elmacılık işinde, Candy? | Open Subtitles | هل عائلتك في مجال عمل التفاح أيضا كاندي؟ |
| Sen sisli ve buzlu diyar Niflheimr'deki ailenden bahsediyor musun? | Open Subtitles | أنت تتحدث عن عائلتك في نيفلهايم أرض الضباب الأسطوري و الجليد؟ |
| Kahire'deki ailenden haberdar olacak kadar. | Open Subtitles | سلطة كافية للمعرفة عن عائلتك في (القاهرة)... |
| Tatilleri ailenle geçirmenin üzüntüsü. Bunları ben de yaşadım. | Open Subtitles | خيبة ظن من عائلتك في الاعياد لقد كنت كذلك |
| Elimde sizin için Sırbistan'daki ailenizden bir şey var. | Open Subtitles | لديّ شيء لك من عائلتك في صربيا. |
| İnternette Aileni arayınca bu mu çıkıyor? | Open Subtitles | إذا بحثت عن عائلتك في الشبكة العنكبوتية، فستنبثق هذه الصور؟ |
| Kendi Aileni kurabilecekken bizi ailen hâline getirdin. | Open Subtitles | .وجعلتي منا عائلتك .في حين كان بإمكانك إقامة عائلتك الخاصة |
| Sonra da Aileni Colosseum'da mı göreceksin? | Open Subtitles | وبعدها نرى عائلتك في الكولوسيوم؟ |
| - Paris'teki Aileni arıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تبحثين عن عائلتك في باريس |
| Sonra da Aileni Colosseum'da mı göreceksin? | Open Subtitles | وبعدها نرى عائلتك في الكولوسيوم؟ |
| Geride bıraktığın ailen seni merak etmiş olmalı. | Open Subtitles | عائلتك في موطنك هناك لا بُد وأنهم قلِقون عليك. |
| Bu yapılıyor ve bunlar olurken ailen evde olsun istemezsin. | Open Subtitles | إن الأمر يحدث, ولن تريد أن تتواجد عائلتك في المنزل عندما يحدث. |
| Oradan sonra, Arjantin'e uçacaksın, ve ailenle havaalanında buluşacaksın. | Open Subtitles | من هناك، ستطير إلى الأرجنتين وتقابل عائلتك في المطار |
| Elimde sizin için Sırbistan'daki ailenizden bir şey var. | Open Subtitles | لديّ شيء لك من عائلتك في صربيا. |