Lütfen, sen külüstürün Egzoz borusu gibi tütüyorsun, tüm sokağa üflüyorsun. | Open Subtitles | ارجوك, انت تدخنين مثل عادم السيارة تضخين الدخان صعوداً ونزولاً عبر الشارع |
Randy ve ben adamın benzinini çaldığımız zaman, adam da aynı zamanda kendini Egzoz dumanıyla... öldürmeye çalışıyormuş. | Open Subtitles | اتضح أن الشهر الذي سرقنا فيه أنا وراندي الوقود باستمرار كان الشهر نفسه الذي حاول فيه هذا الرجل قتل نفسه بدخان عادم السيارة |
Egzoz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا على عادم السيارة. |
Benim arabanın egzozunda delik var. Tıkamam lâzım. | Open Subtitles | لدي حفرة في عادم السيارة و انا اريد إغلاقها |
Sese bakılırsa egzozunda delik var. | Open Subtitles | يحسب لي أنه لديك ثقب في عادم السيارة. |
Egzoz iyi miymiş görürdük hem. | Open Subtitles | سنرى عادم السيارة وهي مقلوبة |