Ve de hikayenin en kötü kısmı senin burada sıkışmış olman mı olacak? | Open Subtitles | وكونكِ عالقة هنا هو أسوء جزء في هذا السيناريو؟ |
Andy, çok isterdim ama kızlar hala hasta yani burada sıkışıp kalmış durumdayım. | Open Subtitles | او اندي، يا ريت بس بناتي على طول مرضانات لذا انا عالقة هنا |
Demek burada sıkıştım kaldım, aynı tek gözlü manyaklar gibi. | Open Subtitles | اذن انا عالقة هنا مثل بقية المجانين اصحاب العين الواحدة |
Şehirdeki her kanal, belki ulusal kanal bile bina önünde ben burada kaldım! | Open Subtitles | كل قسـم في البلدة بالخارج ... لربما حتى كل مواطن وأنا عالقة هنا |
Burada mahsur kalan ben olabilirim ama zor durumda olan sizlersiniz. | Open Subtitles | انا ربما التي عالقة هنا بالاسفل ولكنك الوحيد فوق رؤوسنا |
Ama burada tıkılıp kaldığımdan dolayı, biraz yaratıcı olmam gerek. | Open Subtitles | وبما أنّي عالقة هنا فيجب ان اصبح إبداعيّة |
- Hayır, yaralanmadım. Sadece buraya sıkıştım. | Open Subtitles | ـ لا، لم أتأذى، أنّي فقط عالقة هنا |
Herkes SheBar'da. Hem de herkes. Buraya saplandım ben de. | Open Subtitles | الجميع في حفلة " شي بار " وأنا عالقة هنا |
Ne kadar süredir burada mahsursun? | Open Subtitles | إذن، منذ متى و أنت عالقة هنا ؟ |
Ya da buraya sıkışıp kaldın, ve her nedense, o herifin polis çağırmasını istemedin. | Open Subtitles | أنتِ عالقة هنا و لسبب ما لا تريدين من ذلك الرجل أن يستدعي الشرطة |
O Kehribar'da sıkışmıştı. Senin de burada sıkışmış olduğun gibi. | Open Subtitles | عالق بالكهرمان، كما أنت عالقة هنا |
Belki benim gibi burada sıkışmış başka bir ruh daha vardır. | Open Subtitles | ربّما هنالكَ روحٌ أُخرى عالقة هنا مثلي |
Ve tabii ki ben de onun kölesi olarak burada sıkışıp kaldım. | Open Subtitles | لذا , انا طبعا عالقة هنا لاهتم بها وبوجهها كالخادمة |
Balkondan benim Malibu kınamak ve, ve şimdi burada sıkışıp kaldım ... | Open Subtitles | من شرفة شقتي في مالبو والآن انا عالقة هنا |
Ama bir sebepten mümkün olmayan kozmik bir şakadan ötürü burada sıkıştım. | Open Subtitles | لكن لسبب ما، بسبب مقلب كوني لا يعقل، أنا عالقة هنا |
Gerçek şu ki şu anda burada sıkıştım kaldım ve endişelenmeniz gereken tek diyalog onunla benim aramda ki bu yüzden telefonunu bana vermek isteyebilirsin. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنّي عالقة هنا حالياً، والحوار الوحيد الذي يجب أن تقلق بشأنه هُو بيني وبينها، |
Artık burada kaldım gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وأني عالقة هنا الآن. |
Özellikle de eve dönüş biletin olmadığı için Burada mahsur kaldığında. | Open Subtitles | خصوصا عندما تكونين عالقة هنا بدون تذكرة عودة للمنزل |
Ben de hayatımın sonuna kadar canavarları kovalamak üzere burada tıkılıp kalırım. | Open Subtitles | وانا اكون عالقة هنا اطارد الوحوش |
Adaya gidip Karakan yapma planını organize etmem gerekirken... buraya sıkıştım, birilerinin bir yeri kesilir de... bandaja ihtiyacı olur diye bekliyorum. | Open Subtitles | أنا عالقة هنا في حاجة ما إذا إحتاج شخص ما ضمادة لجرح متابعة تنفيذ الخطة الإحتياطية بينما يجب أن أذهب إلى الجزيرة (لصنع (دماء الليل |
Buraya saplandım! | Open Subtitles | أنا عالقة هنا |
Artık fırtına yüzünden buraya sıkışıp kaldın. | Open Subtitles | والأن أنت عالقة هنا بسبب العاصفة |
Aptal yan yolunuz yüzünden mülkümü satamadığım için burada tıkılı kaldım! | Open Subtitles | إني عالقة هنا لأنني لا أستطيع بيع أرضي بسبب طريقك الفرعي |