ويكيبيديا

    "عبور الحدود" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sınırı geçmek
        
    • sınırı geçmeye
        
    • sınırı geçmeyi
        
    • sınırı geçmelerini
        
    • sınırı geçip
        
    Kaçmak için tek şansı bir an önce sınırı geçmek. Open Subtitles فرصته الوحيدة للهروب هي عبور الحدود بسرعة.
    Bildiğim kadarıyla eğer kefalet verirlerse, sınırı geçmek kolaymış. Open Subtitles السيد ياسل .. أفهم بأني لو حصلت على الكفالة فمن السهل عبور الحدود حقا ..
    Kanada yetkilileriyle iletişim kurmadan sınırı geçmek, ...şartlar ne olursa olsun, çok ciddi bir ihlaldir. Open Subtitles عبور الحدود بدون الاتصال بالسلطات الكندية يعتبر تجاوزاً شديداً مهما كانت الظروف.
    Kaçakçıların yaptığı gibi ilegal olarak sınırı geçmeye çalışarak onlara karşı çalışacaksınız. Open Subtitles ستعملون ضدهم عن طريق تجربة عبور الحدود بطريقة غير مشروعة مثل المهربين الذين درستم بشأنهم
    Pasaportsuz sınırı geçmeye kalkma! Open Subtitles إياك أن تحاول عبور الحدود دون جواز
    Evet. Bu akşam sınırı geçmeyi umuyordum. Open Subtitles نعم كنت آمل عبور الحدود مساء اليوم
    General Crook'a sınırı geçmelerini engelleyeceğimi söyle. Open Subtitles واخبر الجنرال كروك أنا سأمنعهم من عبور الحدود
    Bu gece tek yapması gereken sınırı geçip siyasi sığınma talebinde bulunmak. Open Subtitles كل ما عليه فعله الليلة هو عبور الحدود وطلب اللجوء
    Yani, sınırı geçmek istiyorsa bir şeyler daha yapması gerekecek. Open Subtitles فلو أراد عبور الحدود سوف يكون عليه التقاط بعض الأعمال الورقية
    İznimiz olmazdan sınırı geçmek, büyük suçtur. Şartlı tahliyesini hemen iptal edebilirim. Open Subtitles عبور الحدود بدون موافقتنا مخالفة نكراء، ويمكنني إلغاء إفراجه بأيّة لحظة.
    Tanrı'dan bir hediye. Ama bu şeyle sınırı geçmek tehlikeli değil mi? Open Subtitles ولكن أليس من خطورة عبور الحدود مع الاشياء؟
    Bunlar sınırı geçmek için bekleyen evler. TED إذاً هذه منازل تنتظر عبور الحدود.
    O halde sınırı geçmek istiyorlarsa, buradan geçip bizi delmeleri gerekecek. Open Subtitles لذا كانوا يريدون عبور الحدود ، / / عليهم أن تأتي من هنا ، بالنسبة لنا.
    Rosh Hanikra'da sınırı geçmek bana kısa bir gezinti gibi gelmişti. Open Subtitles عبور الحدود عند نقطة "روش هانيكرا" بدا لكأنّه نزهة
    Vancouver'da sınırı geçmeye çalışıyordu. Open Subtitles كان يحاول عبور الحدود الى فانكوفر
    Sizin esir burada sınırı geçmeye çalışıyor. Open Subtitles سجينك سيحاول عبور الحدود من هنا
    Türkiye'ye hiç gitmedim ama eminim ki sınır devriyeleri hapishane kıyafeti giyen, pasaportu olmadan sınırı geçmeye çalışan bir kadını fark eder. Open Subtitles لم أذهب لـ(تركيا ) أبداً، ولكنني متأكدةٌ أندوريةالحدود،ستلاحظ... امرأة بزي السجن، تحاول عبور الحدود بدون جواز سفر
    4 yaşındayken, sınırı geçmeyi denedik Open Subtitles عندما كنت فى الرابعه حاولت عبور الحدود
    Babam sınır bekçisiydi, hayatının çoğunu insanların sınırı geçmelerini engellemeye çabalamakla geçirmişti. Open Subtitles أبي كان حارس حدود، قضى معظم حياته يحاول إيقاف الناس من عبور الحدود
    sınırı geçip Meksika'daki bir evcil hayvan dükkanından alabilirsiniz. Open Subtitles بإمكانك عبور الحدود وشراءه من "محل حيوانات أليفة في "مكسيكو

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد