Merdivenlerdeki karışıklıkta, odama koştum, bir el ateş ettim, topluyu dışarıya attım, onu orada buldunuz. | Open Subtitles | فى وسط الإرتباك الذى حدث على السلالم جريت إلى غرفتى و أطلقت طلقه .. بالمسدس فى الخارج ... حيث عثرتم عليه |
Böyle güzel bir yeri nasıl buldunuz? | Open Subtitles | انه لطيف للغاية .. كيف عثرتم عليه ؟ |
Bunu nasıl buldunuz ki? | Open Subtitles | كيف عثرتم عليه أصلاً ؟ |
Onu buldunuz. | Open Subtitles | ها قد عثرتم عليه |
Veya sizin bu yolda bulduğunuz bazı kanıtları yanlış yorumlayarak bu dini kendi kendinize geliştirip geliştirmediğiniz. | Open Subtitles | أو أنكم أسأتم فهم الدليل الذي عثرتم عليه.. وطورتم هذه الديانة وحدكم |
- Onu buldunuz mu? | Open Subtitles | هل عثرتم عليه بعد ؟ |
- Hayır, siz buldunuz mu? | Open Subtitles | لا ، هل عثرتم عليه ؟ |
- Onu buldunuz mu? | Open Subtitles | هل عثرتم عليه ؟ |
- Onu Ankerler'in orada nasıl buldunuz? | Open Subtitles | كيف عثرتم عليه هنا؟ |
Onları buldunuz mu? | Open Subtitles | هل عثرتم عليه |
Öncelik, evet. Ama şimdi sizin bulduğunuz bütün yeni isimleri veritabanında karşılaştıracağım. | Open Subtitles | نعم ، لكني سأستعمل الآن كل إسم عثرتم عليه |
bulduğunuz şeyi alır Anne'ye götürürüm hiçbir şey anlamaz. | Open Subtitles | وسوف أحمل ما عثرتم عليه لأمنا فهي لن تميز بيننا |