ويكيبيديا

    "عجالة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aceleyle
        
    • Acele
        
    • kısa
        
    • acil
        
    • Alelacele
        
    • Acelen
        
    • telaşla
        
    • acelesi
        
    • acelemiz
        
    Jimmy o akşam çok iyi oynuyordu Cal aceleyle çıkıp gitti. Open Subtitles لكن جيمي أدار الطاولة تلك الليلة، و كال غادر على عجالة
    Hemen hava alanına gitmiş. O aceleyle bana not bırakmayı unutmuş tabii. Open Subtitles لذا شقت طريقها للمطار وفي عجالة نسيت أن تترك لي رسالة
    Acele eden fırıncının karısı göğe doğru yükselen ikinci fasulye sırığını fark etmedi. Open Subtitles وعلى عجالة منها لم تلحظ زوجة الخباز ساق الفاصولياء الثانية تصعد إلى السماء
    O gece evinizden Acele çıkmıştım ya? Open Subtitles هل تذكر البارحة حينما غادرت من عندك على عجالة ؟
    - Bu ekibi çok kısa sürede toparladık ve bilgiyi aldığımızda tutukluyu ne yapacağımız hakkında konuşamadık. Open Subtitles لقد جمعنا هذا الفريق معاً على عجالة ولم تسنح فرصة لنتقاش حول ما نفعله بالسجينة حالما نستخرج المعلومات
    Seninle bu kadar acil konuşması gereken aile meseli nedir Tanrı bilir. Open Subtitles الربّ وحده العالم بالأمر العائليّ الذي يودّ محادثتكَ حياله في عجالة.
    Alelacele reklam sloganı bulmakta üstüne yoktu. Open Subtitles لطالما كنت بارعة في ابتكار شعارات على عجالة.
    Bu iş itinayla yapılmalı, aceleyle değil. Open Subtitles يجب أن يتم هذا بتؤدة ووقار وليس على عجالة هكذا
    aceleyle ayrılmışa benziyor, ya da o sadece iğrenç bir domuzdu. Open Subtitles يبدو وانها غادرت على عجالة أو أنها مجرد حيوان قذر
    Biliyorum, ben de zaten o yüzden aceleyle çıktım oradan. Open Subtitles أجل، أعرف ذلك، لهذا خرجت من هناك على عجالة
    Birileri onu aceleyle götürmüş. Temiz ve hızlı bir şekilde. Open Subtitles أخذه أحدهم على عجالة كان اختطاف نظيف وسريع
    Çalışma arkadaşları aceleyle ayrılmadan kısa süre önce bir kadınla görüştüğünü rapor etti. Open Subtitles زملاؤه يقولون أنه اقتربت منه سيدة قبل هروعه على عجالة.
    Bilmiyorum, ama aceleyle çıkmışlar gibi görünüyor. Open Subtitles لا أعرف، لكن يبدو أنهم ذهبوا على عجالة
    Beş dakika, Acele etmemiz gerek. Open Subtitles أمامنا خمس دقائق علينا أن نذهب على عجالة
    Anne de Cennet'e gitmek için Acele etti ama beni unuttu. Open Subtitles أمي كانت في عجالة للذهاب الى السماء لكنها نستني أنا
    - Hemen gitmeliyiz. - 1927'den çıkmak için aşırı Acele ediyorsun. Open Subtitles علينا المغادرة قريباً. إنك في عجالة للخروج من 1927.
    Bu bilgiyi bir an önce halanıza göstersek iyi olacak. Acele edelim... Open Subtitles أظن علينا إبلاغ عمتك على عجالة فلنذهب
    - Peki kısa keseceğim. Ama bu biraz tuhaf. Open Subtitles حسنًا، سأقول الأمر على عجالة لكنه أمر غريب
    Seninle acil bir şey konuşmam gerek. Open Subtitles أريد أن أتحدث إليك عن شئ ما في عجالة سريعه
    Alelacele reklam sloganı bulmakta üstüne yoktu. Open Subtitles لطالما كنت بارعة في ابتكار شعارات على عجالة.
    Acelen olduğunu sanıyordum. Open Subtitles لقد ظننت انكَ على عجالة
    Evde içtim hızla. Mavi telaşla. Annem evde uyuyor. Open Subtitles شربت فى المنزل بسرعة، على عجالة وأمى نائمة فى المنزل
    Pek de acelesi olmayan birini. Open Subtitles شخص لم يكن على عجالة
    Biraz acelemiz var da. Open Subtitles نحنُ على عجالة من أمرنا لكن أتينا لـ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد