ويكيبيديا

    "عجوزة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yaşlı
        
    • yaşlıyım
        
    • ihtiyar
        
    • yaşlandım
        
    • Yaşınla
        
    • hurdayım
        
    • yaşlıydım
        
    • yaşlanmış
        
    bu adam bir mont giyiyor. Ben asla yaşlı olmuycam. Open Subtitles هذا الرجل يرتدي حفاضات يا الهي،لا أريد أن أصبح عجوزة
    Oyun salonunun yukarısında yaşayan birisi yaşlı bir kadının silahlı saldırının olduğu gece olay yerinden aceleyle ayrıldığını söylemişti. Open Subtitles شخص ما من الذين يعيشون فوق الممرات قال انهم رأو امراة عجوزة مسرعة بعيدا من موقع الاطلاق الليلة الماضية.
    Hırs, kasayı ve onun şansını çekmek için bir balıkçı kancasını tutan yaşlı bir kadın. TED الجشع إمرأة عجوزة تتشبث بالخزنة وخطاف الصيد لتقتلع ثروتها.
    yaşlı olmak için çok genç ve genç olmak için de çok yaşlıyım. Open Subtitles انا شابة كثيرا لاكون عجوزة وانا عجوزة جدا لاكون شابة
    Bebeği görmeye gidecek misin yoksa gene ihtiyar bir kadın gibi düşüp bayılacak mısın? Open Subtitles هل سترى الفتاة؟ أم ستتصرف كسيدة عجوزة مجدداً
    Ya hayvanlar çok şişman ve çok yaşlı olduklarında ne olur? Open Subtitles و ماذا يحدث للحيوانات عندما تصبح بدينة و عجوزة
    Yaptıklarını engelleyemiyor. O yaşlı bir kadın. Open Subtitles هى لآ يمكنها التحكم فى ألآشياء التى تفعلها هى فقط سيدة عجوزة
    yaşlı adam genç kızla beraber olabilir ama yaşlı kadın genç erkekle beraber olamaz. Open Subtitles أنه من الطبيعي أن يواعد رجل عجوز إمرأة أصغر لكن من غير الطبيعي أن تواعد أمرأة عجوزة شاب صغير.
    Tüm o bombaları sadece yaşlı bir kadını öldürmek için mi patlattı? Open Subtitles هو خطط لكلّ هذه القنابل فقط ليقتل سيّدة عجوزة واحدة ؟
    Aynen şöyleler, "Eğer en kısa zamanda evlenmezsen, bir bebek sahibi olmak için çok yaşlı olacaksın." Open Subtitles يقولوا إذا لم تتزوجي مبكرا ستصبحي عجوزة على الولادة؟
    Ve kendini benim son doğum günümde hissettiğim kadar yaşlı hissediyorsun. Open Subtitles وتشعرين أنكِ عجوزة مثلي في عيد ميلادي الأخير
    Kızını düşün. yaşlı ve evli bir bayansın, unutma. Open Subtitles فكري في بنتك انت امرأة متزوجة عجوزة الأن,لا تنسي ذلك
    Sanki otobüste karşılaştığım tatlı bir yaşlı bayanla konuşmak gibi. Open Subtitles إنها مثل الحديث لسيدة عجوزة لطيفة على الحافلة
    Beni dinlemiyorlar. Onlara göre deli, yaşlı bir bunağım. Open Subtitles لا يسمعون لى, بالنسبة لهم انا فقط مجرد مجنونة عجوزة
    Bir rahip değilim ama ben hiç dondurmacı ya da süt dişleriyle çiğ et yiyerek yerlerde zıplayan yaşlı kadın şeklinde bir melek görmedim. Open Subtitles برجل مثلجات او عجوزة تأكل لحم نيئ تقفز إلى السقف بأسنان أطفال
    Ben Nine Norma, yaşlıyım ve saçlarım kır ama hatırlıyorum ağaçların her yerde olduğunu kimsenin hava için para ödemediğini. Open Subtitles وأنا الجدة (نورما)، عجوزة ولديّ شعر أشيب ولكني أتذكر عندما كانت الأشجار في كل مكان ولم يضطر أحد لشراء الهواء
    Bunun için çok yaşlıyım. Open Subtitles هل سيعذبني الله ويجعلني عجوزة من جديد
    Aptal bir ihtiyar olduğumu düşünüyorsun ama sana şunu söyleyeceğim. Open Subtitles تعتقد أنني امرأة عجوزة حمقاء، ولكن سأخبرك بهذا.
    yaşlandım ben. Open Subtitles تفوح منك رائحة العرق قليلا انا عجوزة
    Yaşınla... takıntılısın! Open Subtitles أنتِ لست عجوزة بلى ..
    Yaş takıntılı bir hurdayım. Open Subtitles أنا امرأة عجوزة
    Evet, seni kundakladığımda yaşlıydım. Open Subtitles نعم كنت عجوزة عندما غطيتك بالبطاطين
    Bugün, metroda, bir adam benimle konuşmaya kalktı. Benimle! İyice yaşlanmış bir kadınla! Open Subtitles اليوم, في المترو رجلا تحادث معيانابالرغماني عجوزة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد