Bu işlem her sınırlı sayıda yeni müşteri için tekrarlanabilir. | TED | يمكن أن تتكرر هذه العملية لأي عدد محدود من الزبائن الجدد. |
İşte sınırlı sayıda gösteri yapacak olmamızın sebebi bu. Ölüyor mu? | Open Subtitles | لهذا يمكننا تنظيم عدد محدود من العروض فحسب. |
Demek istediğim: Burası sınırlı sayıda kadının yaşadığı küçük bir kasaba. | Open Subtitles | أعني هذه مدينة صغيرة مع عدد محدود من الفتيــات |
Yani sadece sınırlı sayıda insanı kopyalayabilirler. | Open Subtitles | إذن من قام بفعل هذا لديه عدد محدود من الأشخاص |
Dünya çapında yayın yapan bir gazeteyi, sınırlı sayıdaki bir kadroyla yönetmemi nasıl bekliyorsun hiç anlamıyorum. - Beklemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف تتوقع مني أن أدير صحيفة عالمية مع عدد محدود من الموظفين |
Kontrolümüzde sınırlı sayıda F18 avcı uçağı var. | Open Subtitles | لدينا عدد محدود من طائرات إف 18 الاعتراضية. |
Ortalama bir erkek beyni, sadece sınırlı sayıda göğüs görüntüsünü ya da sutyeni depolayabilir. | Open Subtitles | عقل الذكر العادى يستطيع فقط حفظ عدد محدود من صور النهود |
İlk adım olarak, sınırlı sayıda Ziyaretçi'ye sınırlarımız içinde özgürce seyahat edebilmelerine olanak sağlayacak olan vize için başvuru yolu açıldı. | Open Subtitles | كخطوة أولى، عدد محدود من الزائرين سيأخذون فيزا تمكنهم من حرية التنقل ضمن حدودنا |
Her şey bireysel piksellerden yapılmıştır bu da demektir ki evren sınırlı sayıda bileşenden meydana gelmiştir bu da demektir ki sonlu sayıda alemden oluşmuştur bu da hesaplanabilir demektir. | Open Subtitles | كل شيء يتكون من بيكسلات فردية و هذا يعني أن الكون يتكون من عدد محدود من المكونات و بالتالي يتكون من عدد محدود من الحالات مما يعني أنه قابل للحوسبة |
Bunun bir devlet işi olduğunu düşünüyor muyuz bu derece ileri kapasitede olan sınırlı sayıda devlet var dersek? | Open Subtitles | هل نستطيع القول أن هذا الفعل صادر عن دولة وأن هناك عدد محدود من الدول هم من يملكون هذه الإمكانيات المتقدمة؟ |
Sözlü olarak konuşma, önceden ayarlanmış ve sınırlı sayıda kelimeyle, bu öyle modası geçmiş. | Open Subtitles | ... التخاطب عن طريق الفم استخدام عدد محدود ومتفق عليه ... من الكلمات ليس سوى طريقة بالية |
Her birimizin sınırlı sayıda nefes hakkı var, değil mi? | Open Subtitles | لدينا عدد محدود من الأنفاس, صحيح؟ |
sınırlı sayıda nefesiniz var, unutmayın. | Open Subtitles | عدد محدود من الأنفاس يا ناس .. |
sınırlı sayıdaki okuyucuyu etkileyecek bir konu bulabilirsin. | Open Subtitles | قد تجد ذلك الموضوع يشد عدد محدود من القراء |
Çünkü o olmadan, sabit ve sürekli bir şekilde devriye atmanız gerekirdi ve sınırlı sayıdaki uçak ve pilotla, bu imkansızdı. | Open Subtitles | لأنه بدونه لكان علينا أن نقوم بالدوريات الجويه المعتاده بعدد محدود من المقاتلات و عدد محدود أيضاً من الطيارين و هو الأمر الذى ما كان بيدينا أن نفعله على الأطلاق |