ويكيبيديا

    "عذبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Taze
        
    • suyu
        
    • tatlıydı
        
    • tatlı su
        
    • Çok tatlı
        
    • temiz
        
    • tatlı bir
        
    Ama kalacak iyi bir yer seçtik. Taze su var şifalı bitkiler var. Open Subtitles انتقيتُ مكاناً جيّداً لكِ مياه عذبة و أعشاب طبّيّة
    Şehirdeki herkesin her bir apartmanda günün belli bir kısmında Taze havası ve tatlı suyu olacağından ve doğrudan günışığı alacağından emin olmak için rüzgarları ve güneşi inceledik. TED درسنا الرياح والشمس للتأكد من أن جميع من في المدينة سيحصل على هواء نقي، مياه عذبة وضوء الشمس المباشر في كل شقة في وقت ما أثناء اليوم.
    Taze su veya sebze, hiçbir şey yok. Open Subtitles وعرة ، و لا توجد مياه عذبة ، و لا نباتات ...
    Tahoe gölü'nün berrak suyu olsa bile tamamıyla yersiz korkular... Saçma ama orada. TED حتى إن كنت في بحيرة تاهو، حيث المياه عذبة ثمة خوف غير مبرر. أمر سخيف، لكنه موجود.
    Başlangıcı acıydı ama sonu ne kadar tatlıydı. Open Subtitles ولكن ألكم هي نهايته عذبة
    Neden olmasın? Ama Maldivler'de hiç tatlı su yok. E o zaman neler dönüyor burada? TED لمَ لا؟ ولكن في المالديف، لا توجة مياه عذبة. إذاً، ماذا تفعل هنا بالضبط؟
    O Çok tatlı, çok sevimli, çok şevkatli Open Subtitles عذبة ورقيقة ومبهجة
    Taze nane aroma, simetrik konik şekil... Harika. Open Subtitles عذبة ، ورائحة منتي متماثلة ، شكل مخروطي
    Teğmen Scott, Yıldız Geçidinin doğusunda Taze su bulmuş. Open Subtitles أيها العقيد" سكوت" وجد مياه عذبة على شرق البوابة
    Bu Taze su. Jules. Open Subtitles أنها مياه عذبة جولي
    Taze su, toprak... Open Subtitles مياة عذبة وأرض...
    Taze su. Open Subtitles مياه عذبة
    Orada Taze su var. Open Subtitles هناك مياه عذبة
    Boğazım kurudu. Bakalım buralarda içme suyu var mı? Open Subtitles حلقي جافٌ ، سأري إن كانت هُناك أيُّ مياهِ عذبة.
    Paylaşabileceğiniz her ne varsa yiyecek, içme suyu, özellikle yiyecek. Open Subtitles أي شيئ يمكنك الإستغناء عنه طعام , مياه عذبة , على الخصوص الطعام
    Çok tatlıydı. Open Subtitles وقد كانت عذبة جداً
    Anneciğinin kanı mide bulandıracak kadar tatlıydı. Open Subtitles كانت دماء والدتك عذبة للغاية.
    Yerkürede göller, ırmakların toplamının 20 katı kadar tatlı su ihtiva eder. Open Subtitles البحيراتعليمستويالعالم، تحتوي علي مياه عذبة أكثر بعشرين ضعف من كل الأنهار.
    Çok tatlı bir annesi ve küçük yeğeni var. Open Subtitles ولديه أم عذبة وبنت أخت صغيرة
    CSP (YGE) mineralleri çıkarılmış temiz suya ihtiyacı vardır. TED ان الطاقة الشمسية .. تحتاج مياه عذبة لاكمال عملية التوليد ..
    Senin gibi tatlı bir kızdan böyle kederli bir inleme nasıl gelir? Open Subtitles كيف يمكن لصرخة ألم مثل هذة أن تصدر من فتاة عذبة مثلك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد