bir toplantı başka bir tanesine gider | TED | حتى اجتماع واحد من شأنه أن يؤدي إلى عقد اجتماع آخر |
Ve sonunda, Connecticut'ta iyi tanınan biri olduğumdan deneyimli çalışanlarla bir toplantı yapmaya karar verdiler. | TED | و أخيرا، لأنى كنت معروفا فى كونيتيكت، فقد قرروا أنه من الأفضل عقد اجتماع مع الطاقم الأعلى. |
Beş dakika içinde tüm bölüm başkanlarıyla görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد عقد اجتماع لجميع رؤساء الإدارات خلال 5 دقائق بالضبط |
Açıkçası görüşmek istediğinize göre yürekli heriflermişsiniz. | Open Subtitles | يجب أن أقول... تطلّب الأمر بعض الشجاعة، لطلب عقد اجتماع مثل هذا. |
Hazinedarsız bütçe toplantısı yapmak zor. | Open Subtitles | من الصعب عقد اجتماع للميزانية بغياب أمينة صندوقنا. |
Barzini bir toplantı ayarlamak istiyor. | Open Subtitles | بارزينى يريد عقد اجتماع |
Bu üzerine çok fazla yük binmesine neden oluyor ve ben de bir şeyler eklemek istemiyorum ama süper arkadaşlarımızla bir toplantı ayarlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | يثقل كاهلك، ولا أريد أن أزيد على ذلك. لكنّي أحاول عقد اجتماع لجماعتنا الخارقة، ونحن متهورون ولا مسؤولون بهذه الطريقة. |
Ama bu arada, Belediye binasında herkesin katılacağı bir toplantı planlandı. | Open Subtitles | ♫ وفي الوقت نفسه .. تقرر عقد اجتماع في قاعة البلده ♫ |
ve bunu açıklamak için bir toplantı mı ayarladı? Geldiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | طلب عقد اجتماع لأجل ذلك؟ شكرًا للجميع على الحضور. |
Morozov, simsarın soyulduğunu öğrenince ifşasını değerlendirmek için bir toplantı yapmakta ısrarcı olacak. | Open Subtitles | عندما يعلم موروزوف انه تم ضرب وسيطه سوف يصر على عقد اجتماع لتقييم تعرضه |
Beni indirmeye çalışacaktır, kafama sıkabilmek için bir toplantı ayarlamaya çalışabilir. | Open Subtitles | إنه يوبّخني، ربما مُحاولاً عقد اجتماع ربما لكي يقتلني |
Hamas'ın liderlerinin daha önce hiç yapmadığı biçimde ve muhtemelen de hiç bir zaman yinelemeyeceği bir toplantı yapacağına dair çok sağlam ve güvenilir istihbarat almıştık. | Open Subtitles | كان لدينا معلومات دقيقة جداً وموثوقة أن قيادة حماس كانت على وشك عقد اجتماع لم يعقدوا مثله من قبل وربما لن يعقدوا مثله ابداً |
Ezra ve ön duruşmadaki o avukatla görüşmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد عقد اجتماع مع (إزرا)، وتلك المحامية من جلسة الادّعاء. |
Juan Trippe benimle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | ( خوان تريب ) طلب عقد اجتماع معي {\cH00FF00 }مؤسس شركة بان آم ورئيسها في ذلك الوقت |
Bu akşam iş toplantısı yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أود في عقد اجتماع عمل هذه الليلة |
Barzini bir toplantı ayarlamak istiyor. | Open Subtitles | بارزينى يريد عقد اجتماع |
Barzini bir toplantı ayarlamak istiyor. | Open Subtitles | بارزيني) يريد عقد اجتماع) |