| Ancak bu moda olan, yüksek proteinli diyetlerin tam tersi. | Open Subtitles | لكن هذا هو عكس ما تقوله موضة الغذاء عالي البروتين. |
| Çünkü statükoyu korumak moda endüstrisinin temsil ettiği şeyin tam tersi. | TED | وذلك لأن الإبقاء على الوضع الراهن هو عكس ما تمثله صناعة الأزياء. |
| Benden istediğin şeyin tam tersini yapacağıma yemin ettim ben. | Open Subtitles | لقد أديت قسماً لأفعل عكس ما تطلبينه مني. |
| Sence onları zekice yenmek için yapmak istediğim şeyin tam tersini yapsam bunu tahmin edebilirler mi? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن فعلت عكس ما أريد القيام به للتغلب عليهم إنهم سيكونون قادرين على توقع ذلك ؟ |
| Tek yapmanız gereken, sahaya çıkıp... size öğrettiğim her şeyin tersini yapmak. | Open Subtitles | يجب علينا أن نذهب للملعب و أنتم يا شباب إفعلوا بالظبط عكس ما علمتكم إياه |
| Büyük bir risk bu ve insanların yapmamı söylediği şeyin tam tersi oluyor. | Open Subtitles | وهو تماما عكس ما قاله اي شخص آخر يجب ان افعله حالا |
| Üçünüzün beni inandırmaya çalıştığınız şeyin aksine kadın hapishaneleri eski Cine 5 filmleri gibi değil. | Open Subtitles | على عكس ما جعلتموني أصدق هذه السجون النسائية ليس مثل |
| # İbre tersine döndü artık # | Open Subtitles | ♪الحالة عكس ما كانت عليه من قبل♪ |
| Fakat eğer başarılı olmak istiyorsanız, aslında yapmanız gereken bunun tam tersi. | TED | لكن ذلك في الواقع هو عكس ما عليك القيام به إن أردت أن تكون ناجحا. |
| Bu patoloji uzmanlarına onlarca yıldır öğretilenlerin tam tersi. | TED | وهذا عكس ما تعلمه أخصائي الأمراض لعشرات السنين |
| Hayır. Çoğunlukla söylenenin tam tersi, efsanelerde ve her türlü irrasyonel düşünce modellerinde, test edilebilirlik geneldir. | TED | لا. عكس ما يقال غالباً، قابلية الإختبار مشتركة في الأساطير وجميع أنواع الوسائط الأخرى الغير عقلانية في التفكير. |
| Genç yıldız bolluğu var, yani öngörünün tam tersi. | TED | هناك كثرة من النجوم الشابة، و هو عكس ما كان متوقع |
| Bir sonuç için hareket ettiniz ve sonuç istediğinizin tam tersi oldu mu? | TED | قمتم بفعل لأجل نتيجة معينة وكانت النتيجة التي حصلتم عليها تماماً عكس ما أردتم؟ |
| Şimdi sahaya çıkın... ve size öğrettiğim her şeyin tam tersini yapın. | Open Subtitles | لنذهب من هنا و نفعل عكس ما علمتكم إياه |
| Elimle yaptığım şeyin tam tersini yapıyor. | Open Subtitles | ما الذي يفعله هو عكس ما تفعله يدي. |
| Sana söylediğim şeyin tam tersini yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلت عكس ما قلت لك أن تفعلي |
| Çünkü benimle seks yaparak ona para ödediğin şeyin tersini yapmış oluyor. | Open Subtitles | من آلممكن ان تجآوز الخطوط يؤدي الى سلوك غير ملآئم بسبب ممارسة الجنس معي أنها تفعل عكس ما تدفعه لها للواقع |
| Bazense, gördüğümüz şeyin tersini ifade etmek için kullanır. | Open Subtitles | وفي مرات أخرى ، سيستخدمهم ليكتب عكس ما نراه |
| Şimdi geri çekilirsen, söylediğin şeyin tersini yapmış olursun. | Open Subtitles | انسحب الآن و ستحقق تماماً عكس ما تصبوا إليه |
| - Hayır, bu söylediğimin tam tersi oluyor. | Open Subtitles | لا، لا، هذا عكس ما قلته للتو تماما |
| # İbre tersine döndü artık # | Open Subtitles | ♪ ♪لأن الحالة عكس ما كانت عليه من قبل♪ |