ويكيبيديا

    "علاقة بالأمر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ilgisi
        
    • alakası
        
    • ilgim
        
    • alakam
        
    • ilgimiz
        
    • işin
        
    Onun bununla ilgisi yok. Umarım hakkında hiç bir şey bilmez. Open Subtitles ليس له علاقة بالأمر و اتمنى ان لا يعرف شيئا عنك
    - Senden hoşlanmıyorum bile. - Hoşlanmakla bir ilgisi yok. Open Subtitles ـ أنتِ لا تعجبيني ـ الإعجاب ليس له علاقة بالأمر
    Ama bilmenizi istiyorum, Stan'in bu işle hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles لكني أريدك أن تعرف بأن ستان ليس له علاقة بالأمر
    Onun diğer şeylerle hiçbir alakası yoktu. Bir kazaydı. Open Subtitles ليس لهذا علاقة بالأمر ، لقد كانت تلك حادثة
    Emin ol, Kelso, senin kurbağa ve tavuk yorumlarının bununla hiç alakası yok. Open Subtitles تأكد يا كيلسو, بأن تعليقتك بشأن ضفادعك و دجاجاتك ليس لها اي علاقة بالأمر.
    - Ama benim tüm bunlarla bir ilgim yok ki. - Ama artık para sizde. O bana ait. Open Subtitles لكن ليس لى علاقة بالأمر لديكِ المال الآن , وهو ملكى
    - Benim o olayla hiçbir alakam yoktu değil mi? Open Subtitles حتى يسألوا ماذا حدث للمدير الجديد حسناً ، ولكن ليس لي علاقة بالأمر ، أليس كذلك ؟
    Bunu kendi başıma yaptım. Mayfair'in bununla bir ilgisi yok. Open Subtitles فعلت ذلك من تلقاء نفسي ، ليس لها علاقة بالأمر
    Şu kız, Josette'in bunlarla bir ilgisi yoktu. Open Subtitles هذه الفتاة جوزيت, ليس لها اى علاقة بالأمر
    Rocco ve Neri'nin bir ilgisi olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles أنت لا تظن أنة من الوارد أن يكون معاونيك روكو و نيرى لهم علاقة بالأمر ؟
    Ve belki de bununla hiçbir ilgisi olmayan iki kişi öldü. Open Subtitles الآن، رجلان قتيلان ليس لهما علاقة بالأمر
    - Onunla ilgisi yok. - Zincirin halkalarından biri sadece! Open Subtitles ليس له علاقة بالأمر هيا ياشوزان ، إنه مجرد وصلة آخر في السلسلة
    Sadece buradaki 2 kaçakçı çetesinin bu işle... bir ilgisi olduğunu düşünmeden edemiyorum. Open Subtitles لكني فقط لا أستطيع أن أتجاوز فكرةأنهربما... إحدى عصابتي التهرّيب لها علاقة بالأمر.
    Uydurmuş. Benimle ilgisi yok. Open Subtitles الناس يقولون أنه خطيبك هو إختلق ذلك وليس لي علاقة بالأمر
    Dogrusu bunun büyüyle bir ilgisi oldugunu söyleyemeyecegim. Open Subtitles بكل صدق لا أعتقد أن السحر له علاقة بالأمر
    Hepsi bu. Bütün olay bu. Senle bir alakası yok. Open Subtitles هذا كل ما بالأمر ليست لك علاقة بالأمر مطلقاً
    Bunun benimle bir alakası yok. Karınla konuşman lazım. Open Subtitles اسمع، ليس لي علاقة بالأمر لا بد أن تتفاهم مع زوجتك
    Hiç alakası yok, başından beri onlardan hoşlanmak istemedin. Open Subtitles ولكن أتعرفين شيئاً يا بام؟ هذا ليس له علاقة بالأمر لأنك ِ لم تريدي أن تحبيهم من البداية
    Seninle alakası yok, tamamen onlarla ilgili. Open Subtitles ليس لكِ أية علاقة بالأمر و كل الحق عليهم
    Çünkü cinayetle benim de ilgim varmış gibi görünecekti. Open Subtitles لأنه كان سيجعلني ابدو وكأن لي علاقة بالأمر نعم
    Benim bununla hiçbir alakam olmadığına inandığınızı söylediniz ama... Open Subtitles أنتِ تقولين بأنكِ لا تظنين بأن لي علاقة بالأمر ... ولكن
    Muhasebeciniz sağlık kulübünün barında bir usülsüzlük tespit etti, ...ama bizim bununla hiçbir ilgimiz yok. Open Subtitles محاسبكِ اكتشف تناقضًا في حسابات ركن العصائر في نادي اللياقة وليس لنا أية علاقة بالأمر
    Ama işin içinde silahlar var ve herkes... Open Subtitles لكن للسلاح علاقة بالأمر.. ولا أعرف أحداً في هذه الغرفة أو في العالم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد