..bozulan bir arkadaşlığı düzeltmek için asla geç kalmamazsınız. | Open Subtitles | لا يفوت الأوان أبداً على إصلاح صداقة مقطوعة |
Ekonomik durumumuzu düzeltmek için seni böyle sıkı bir şekilde çalışıyor görmek çok güzel. | Open Subtitles | إنه لأمرٌ جيّد رؤيتك بأنّك جاد في العمل على إصلاح إقتصادنا |
düzeltmek için çok mu geç? | Open Subtitles | هل فات الآوان على إصلاح الأمر؟ |
Bugün başkanlık adına ulusal sağlık reformu görev gücünün oluşturuluşunu duyurmak istiyorum. | Open Subtitles | اليوم أُعلن التشكيل لجنة عمل الرئيس على إصلاح الصحة الوطنية |
Her şeyi düzelteceğim. | Open Subtitles | سأعمل على إصلاح ذلك |
Arabamızı tamir ettiğin için çok teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً على إصلاح سيارتنا |
Aramızı hoş tutmaya gayret edeceğine söz verirsen, kutu sende kalabilir, oldu mu? | Open Subtitles | في حال إن وعدتني على إصلاح العلاقة بيني وبينك، اتفقنا؟ |
düzeltmek için çok geç, değil mi? | Open Subtitles | فات الأوان على إصلاح كل شيئ؟ |
Bunu düzeltmek için çok geç değil. | Open Subtitles | لم تتأخر على إصلاح هذا |
Washington'daki At Our Lady of Sorrows Hastanesi'nde Dr. Dana Scully, talihsiz çocukların hayatını düzeltmek için çalışıyor. | Open Subtitles | في مستشفى "سيدة الأحزان" بـ(واشنطن) الدكتورة (دانا سكالي)، تعمل على إصلاح حياة الأطفال سيء الحظ |
Ya eğer Birleşik Devletler'in, Latin Amerika halkına yardım etme girişimi başarılı olur da, yönetici sınıfı toprak ve vergi reformu konusunda anlaşmaya varır ve yaşam standartları yükselirse, bu Küba Devrimi'nin anlamındaki gücü kaybetmesine yol açmaz mı? | Open Subtitles | هَب أن جهود الولايات المتحدة الأخيرة لمساعدة شعوب أمريكا اللاتينية توجت بالنجاح إذا وافقت الطبقات الحاكمة على إصلاح قانون الأراضي و إصلاح قانون الضرائب إذا كان بالإمكان رفع مستوى المعيشة |
Korsan Partisi telif hakları yasalarının reformu, açık bir internet ve kültür eserlerine özgür ulaşım için çalışıyorlar. | Open Subtitles | {\pos(053,82)} مركز البيانات حزب القراصنة يعمل على إصلاح قوانين حقوق النشر و التأليف،إنترنت مفتوح وحرية في الوصول إلى الثقافة |
Hemen bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأعمل على إصلاح الوضع. |
- Bunu düzelteceğim. Söz. | Open Subtitles | أنا ساعمل على إصلاح هذا أعدكِ |
Haçımı tamir ettiğin için tekrar teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً مرة أُخرى، على إصلاح صليبي |
Kapıyı tamir ettiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لك على إصلاح الباب |
Aramızı hoş tutmaya gayret edeceğine söz verirsen, kutu sende kalabilir, oldu mu? | Open Subtitles | إذن، سأعقِدُ معكِ إتّفاقاً ... سأسمح لكِ بالإحتفاظِ بالصندوق إذا وعدتيني على إصلاح العلاقة بيني وبينكِ، إتفقنا؟ |