odaklanmama yardımcı olacağı söylenmişti ama o haplar sadece bursumu ve bekaretimi kaybetmemi sağladı. | Open Subtitles | و التي أخبروني بأنها ستساعدني على التركيز. و لكنها في الواقع أفقدتني منحتي الدراسيّة و عذريتي. |
Güreşte bunun bir parçası. odaklanmama yardım etmeli. | Open Subtitles | المصارعة جزء من الأمر ، يفترض أن تساعدني على التركيز |
Parmaklarımdayken işime odaklanmamı sağlıyor. | Open Subtitles | يجبرني على التركيز في العمل الموجود بيدي |
Çalışmaya geliyorum. Konsantre olmama yardımcı oluyor. | Open Subtitles | أنا اذهب هناك للعمل، إنه يساعدني على التركيز |
Zirvede kalmayı. Odaklanmayı. | Open Subtitles | البقاء على القمة ، الحفاظ على التركيز |
çünkü,Kugutsu-no-jutsu kuklalara odaklanmanı gerektirir. | Open Subtitles | بما أن أسلوب تحريك الدمية يعتمد على التركيز للتحكم بالدمية |
Tanrı'yla olan yürüyüşünde odaklanmana yardımcı olacaktır. | Open Subtitles | ربما سيساعدك على التركيز فى طريقك إلى الله |
Artık kafan seksle meşgul değil, böylece aklın odaklanabiliyor. | Open Subtitles | لم تعد تفكر في الجنس فأصبح عقلك قادراً على التركيز. |
Evet çalışırken odaklanmama yardımcı oluyor. | Open Subtitles | أجل هذا يساعدني على التركيز وأنا أعمل |
Evliliğimi mahvetmek odaklanmama yardım mı edecek? | Open Subtitles | -وتدمير زواجي سيساعدني على التركيز |
odaklanmama yardım et. | Open Subtitles | ساعدنى على التركيز |
- odaklanmama yardım ediyor. | Open Subtitles | هذا يُساعدني على التركيز. |
Biraz kafein al. Benim her zaman odaklanmamı sağlamıştır. | Open Subtitles | لنأتي ببعض القهوة ، فهي تساعد دائماًً على التركيز. |
- Ot benim odaklanmamı sağlıyor. - Ya aynasızlar sirenleri çalarak gelirse? | Open Subtitles | الحشيش يساعدني على التركيز ماذا فيما لو كان هنالك واش بيننا؟ |
Arabayı ben kullanırım. odaklanmamı sağlar. | Open Subtitles | و سوف أقود، سيساعدني ذلك على التركيز |
Konsantre olmama yardımcı oluyor. Konuşmam üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | هذا يساعدني على التركيز إنني أعمل على تجهيز الخطبة |
- Konsantre olmama yardımcı oluyor. | Open Subtitles | يساعدني هذا على التركيز |
Odaklanmayı başardım. | Open Subtitles | كنت قادراً على التركيز و العمل جيد |
Hissettiğin o karıncalanma duygusu güçlerini durduran ve onlara odaklanmanı engelleyen bir cihazın etkisi olabilir. | Open Subtitles | ذلك الشعور بالحر والارتباك ..الذي تختبره هو تأثير جهاز يكبح قدرتك على التركيز واستعمال قواك |
Belki biraz acı çekersen odaklanmana yardımcı olur. | Open Subtitles | ربّما بعض الألم سيُساعده على التركيز. |
Artık kafan seksle meşgul değil, böylece aklın odaklanabiliyor. | Open Subtitles | لم تعد تفكر في الجنس فأصبح عقلك قادراً على التركيز. |
Telefonlar odaklanmamıza yardımcı olmaz. | Open Subtitles | الاتصالات لا تساعدنا على التركيز |
Size nadir ve değerli bir şey üretmeden önce, pazarın değer verdiği ve ekonomi için önemli olan beceriyi keskinleştirmede yoğun odaklanma kabiliyetinden bahsettim. | TED | لقد جادلت سابقًا على أن القدرة على التركيز بشكل مكثف، لإنتاج أشياء نادرة وقيمة، لتعزيز المهارات التي يقدّرها السوق، وهذا هو ما يهم إقتصادنا. |