Suçlarla olan kişisel deneyimlerimiz de bunu yapabilir, kişisel sağlık endişeleri, ya da haberlerdeki sağlık sorunları. | TED | أيضا، التجارب الشخصية في الجرائم تقوم بذلك، الخوف على الصحة الشخصية. الخوف على الصحة في الأنباء. |
Bunların, en büyük sağlık etkisini hedeflemesini istiyoruz. | TED | نريدهم أن يهدفوا لأكبر تأثير على الصحة. |
Doğru soruları sormaya başladığımızda ortaya çıkıyor ki, cevaplar korkunç, çünkü sağlık hizmetleri üzerine değil, daha önemli bir şey üzerine hemfikiriz: Sağlığın kendisi üzerine. | TED | تبين أنه عندما نسأل السؤال الصحيح، تذهلنا الإجابات، لا نتفق على الرعاية الصحية، بل شيء أهم نتفق على الصحة. |
Bilim nettir: İlk sıkıntılar sağlığı hayat süresince dramatik olarak etkiler. | TED | العلم واضح التعرض للعنف في وقت مبكر يؤثر بشكل كبير على الصحة مدى الحياة |
Sistemsel ve durumsal vektörleri tanıyan bir kamu sağlığı modeline doğru kayma. | TED | للانتقال نحو نموذج يركز على الصحة العامة ويعترف بمنظومتي الظرف والنظام المسببتين للمرض. |
Yani kahve bardağı, ya da tutacaklı bardak, toplum tarafından halk sağlığını sağlamak için kullanılan aletlerden biridir. | TED | إذاً، كوب القهوة، أو الكوب ذو المقبض، هو واحدةٌ من بين الأدوات التي يستعملها المجتمع للمحافظة على الصحة العامة. |
Suyu içer ya da içinde yıkanırsanız Sağlığa ve gençliğe kavuşuyorsunuz. | TED | إذا شربتم من ماءه أو اغتسلتم فيه، فستحصلون على الصحة والشباب. |
Gelişim için daha fazla sağlık çalışanı, öğretmen, çiftçi eğitmeni, satış temsilcisine ihtiyacımız var. | TED | نريد اشخاص تعمل على الصحة والتعليم وتدريب المزارعين مبيعات السلع التي تنمي المجتمع. |
Dopamin sağlıklı bir sinir sistemi için şart ve duygusal sağlık üzerinde çok etkili. | TED | يعدُ الدوبامين مهمًا لصحة الجهاز العصبي ويؤثر بقوة على الصحة العاطفية. |
Devletler her yıl küresel sağlık, çevre alanında araştırma ve geliştirme faaliyetlerine milyarlarca dolar harcıyor. | TED | تنفق الحكومات عشرات مليارات الدولارات سنويًا على البحث والتطوير مرتكزةً على الصحة العالمية والبيئة. |
Dünya sağlık Örgütü'nden güncel araştırmalar, sağlık için küresel harcamalarının 7,8 trilyon dolar olduğunu ortaya koyuyor. | TED | تشير الأبحاث الجارية في منظمة الصحة العالمية إلى أن الإنفاق العالمي على الصحة يصل إلى 7,8 تريليون دولار. |
Bütün sorunlarını başka birisine havale ettiler-- avcılardan korunma, yiyecek bulma, sağlık kontrolü. | TED | استطاعت ان تحل كل مشاكلها.. الحماية من الاعداء، البحث عن الطعام، والمحافظة على الصحة. |
Şu tek hastan yürüyen bir sağlık felaketi mi? | Open Subtitles | لذا، مريضتكَ الواحيدة، هَلْ هي خطر على الصحة مُتَنْقَّل؟ |
Bu bir trajedinin ötesine geçiyor. Bu artık çok büyük oranlarda bir sağlık tehdidi halini aldı. | Open Subtitles | هذا يتجاوز كونه فاجعة شخصية، يتجاوزه ليصل إلى مخاطر غير معلومة على الصحة العامة |
Evet, evet. Doğru. sağlık teftişi. | Open Subtitles | نعم, نعم, صحيح, التفتيش على الصحة, هذا ذكرني بشيء |
Bu bir çevre... bir çevre... Gerçek bir akıl sağlığı tehlikesi. | Open Subtitles | إنها غير بيئية و تشكل خطرا كبير على الصحة |
Doktor değilim ama bana göre bize hastalık bulaştıran insanların peşine düşüp onları bilgilendirmek ve o kişilerden büyük bir intikam almak kamu sağlığı açısından hepimizin boynunun borcu. | Open Subtitles | أنا لست طبيباً لكنه يبدو لي أننا جميعاً ملزمون بالحفاظ على الصحة العامة و تعقب أي شخص قام بالصابتنا في المرض |
Halkın sağlığı adına bu binayı son "istiladan" kurtarmaya yardım etmelisiniz. | Open Subtitles | لذا , من أجل الحفاظ على الصحة العامة يجب عليكم أن تساعدوا في تخليص هذا المبنى من هذا الوباء |
Bu kesinlikle geçerli ve belli bir şekilde halkın sağlığını ve güvenliğini tehdit ediyor. | Open Subtitles | حسنًا، هذا بالتأكيد يقع تحت بند ما نسميه خطر أساسي و محدد على الصحة و الأمن العام |
Bu kesinlikle geçerli ve belli bir şekilde halkın sağlığını ve güvenliğini tehdit ediyor. | Open Subtitles | آه، حسنا، هذا بالتأكيد يندرج تحت ما نسميه خطر كبير ومحدد على الصحة والسلامة العامة. |
Bu kesinlikle geçerli ve belli bir şekilde halkın sağlığını ve güvenliğini tehdit ediyor. | Open Subtitles | حسنًا، هذا بالتأكيد يقع تحت بند ما نسميه خطر أساسي و محدد على الصحة و الأمن العام |
Şimdi bir bakıma, bilgisayar oyunlarının beyindeki etkisini düşündüğümüzde şarabın Sağlığa olan etkisine çok benzer. | TED | و حينما نفكر في تأثير ألعاب الفيديو على الدماغ، نجد أنها بكل بساطة، تماثل تأثير الخمر على الصحة. |