ويكيبيديا

    "على الكلام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşma
        
    • konuşması için
        
    • konuşmamakla
        
    • konuşamıyordu
        
    • konuşturmanın
        
    • konuşturmak için
        
    Beş yıl önce bir larenjektomi sonucu konuşma yeteneğini kaybetmiş. Open Subtitles استئصالٌ للحنجرة منذُ خمسِ سنواتٍ أدّى لفقدان قدراتها على الكلام
    Hayatımın büyük kısmında konuşma kabiliyetimi aklımın ucundan bile geçirmedim. TED طوال حياتي لم أفكر يوماً في قدرتي على الكلام.. كنت اتعامل مع قدرتي على الكلام كأمر مسلم به
    Sorunun çözümü farklı bir bilgi alanından esinlenilerek bulundu o da: konuşma tanıma metodu. TED لذا الحل في الواقع هو الإلهام بطريقة آخري: التعرف على الكلام.
    - Moral konuşması için teşekkürler, anne. Open Subtitles شكراً على الكلام التشجيعي يا أمي - في أي وقت , يا أميرتي -
    Moral konuşması için teşekkürler. Open Subtitles شكراً على الكلام التشجيعي
    Konuşamamak konuşmamakla aynı şey değil. Open Subtitles الا أن تكون قادر على الكلام تماما مثل الا تريد الكلام
    Hayır, kendinde değildi, mantıklı bir şekilde konuşamıyordu. Open Subtitles لم يكن نفسه إطلاقاً لقد كـان غير قادراً على الكلام بشكل قـاطع
    Aşırıya kaçacağının farkındayım ama onu doğrudan konuşturmanın tek yolu bu. Open Subtitles أعرف بأن هذا سيكون مقززاً لكنها فرصتنا الوحيدة لإجباره على الكلام مباشرة
    Ayrıca seni konuşturmak için araçları olduğunu söylememe gerek yok. Open Subtitles أنه من المعقول أن نقول أن لديهم طرق لإجبارك على الكلام
    Zamanla hareketlerimi kontrol etme, göz teması kurma ve nihayetinde konuşma yeteneğimi kaybettim. TED بنهاية الأمر ، خسرت القدرة على التحكم في حركاتي أن أتواصل بعيني وأخيراً ، قدرتي على الكلام.
    Yalnızca iki yıl önce, büyükbabam felç geçirdi ve konuşma yeteneğini tamamen yitirdi. TED قبل بضعة سنين خلت تعرض جدي لسكتة دماغية، ففقد نتيجتها القدرة على الكلام تماماً.
    Az önce gördükleriniz, Doug'un konuşma yeteneğini kaybedişinden sonraki ilk gerçek zamanlı olarak konuşmasıydı. TED ماذا رأيت هناك للتو هل كان دوق يتواصل أو يتحدث في الوقت الحالي للمرة الأولى لأنه فقد القدرة على الكلام.
    Eğer bilgisayardaki konuşma tanımlama sistemi dediklerinizi tanımlayabilirse onu ekrana yansıtıyor. TED إذا كان جهاز الكمبيوتر نظام التعرف على الكلام قادر على التعرف على ما تريد أن تقوله ، ثم يتهجاه خارجا.
    Bilinçli nefes kontrolü, konuşma için mecburi bir ön şart. TED و ذلك شرط اساسي مسبق لقدرتنا على الكلام
    - Moral konuşması için sağ ol. Andrew. - Mary. Open Subtitles (شكراً على الكلام التشجيعي، (أندور - (ماري) -
    Moral konuşması için sağol. Open Subtitles شكرا على الكلام المشجع
    Konuşamamak konuşmamakla aynı şey değildir. Open Subtitles الا أن تكون قادر على الكلام تماما مثل الا تريد الكلام
    Fakat hala konuşamıyordu. Open Subtitles ولكنها لاتزال غير قادرة على الكلام
    Bu onu konuşturmanın tek yolu. Open Subtitles هذا مجرّد وسيلة لحثه على الكلام
    Onu konuşturmak için Güc'ü kullanmamız gerekecek. Open Subtitles سيكون علينا إستخدام القوة لأجباره على الكلام

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد