söz konusu gururunuz olduğunda, soru sormadan edemezsiniz. | Open Subtitles | عندما يكون كبرياءك على المحكّ ، لا تستطيع المساعدة لكنّك تملك الاسئلة |
söz konusu sağlık olduğunda yasaklar gözardı edilebilir. | Open Subtitles | الضرورة دفاع توكيدي عندما تكون الحياة على المحكّ |
O kız da hayatı Tehlikede olan sevdiği adam da iyi insanlar. | Open Subtitles | إنّها فتاةٌ محترمة و كذلك الرجل الذي تحبّه و الذي حياته فعليّاً على المحكّ أثناء حديثنا هذا |
Anlıyorum. Ama çocukluğu tek Tehlikede olan Christopher değil. | Open Subtitles | لكن طفولة (كريستوفر) ليست الوحيدة التي على المحكّ الآن |
Ama işin ucunda kızım olduğu için o tek kuralı da çiğnedim. Bir planım yok. | Open Subtitles | بوجود ابنتي على المحكّ كسرت قاعدتي الخاصّة وليست لديّ خطّة |
Birçok masum hayat tehlike altında. | Open Subtitles | حياة الكثير من الأبرياء على المحكّ. |
Her şeyi riske atıp soruşturma şubesine gerçeği anlattım. | Open Subtitles | لقد وضعت كلّ شيء على المحكّ وأخبرتُ الـ(آي أيه) بالحقيقة |
Bazıları hayatları tehlikeye girinceye dek ders almaz. | Open Subtitles | بعض الأشخاص لا يتعلّمون حتّى تصبح حياتهم على المحكّ. |
söz konusu ikimizin kariyeri olduğundan birlikte karar vermemiz gerekirdi. | Open Subtitles | حسناً، بما أنّ مهنتنا على المحكّ أظنّ أنّ علينا أن نقرّر سوياً |
Çocuklarının güvenliği söz konusu olduğunda onlara laf edilmez. | Open Subtitles | لا يمكنُ التحدّثُ إليهنّ عندما تكونُ سلامةُ أبنائهنّ على المحكّ. |
Burada bir adamın acısından daha mühim şeyler söz konusu. | Open Subtitles | ولكن هنالك على المحكّ ما هو أكثر من معاناة رجل واحد |
Eğer hemen gitmezsek ikimizin kafası söz konusu olacak. Hadi. | Open Subtitles | سيكون رأسانا على المحكّ ما لمْ نغادر هذا المكان |
Korkunç bir hata yapıyorsunuz. söz konusu olan şey çok mühim. | Open Subtitles | أنتِ تقترفين خطأً فظيعاً فهناك الكثير على المحكّ |
Bu sefer farklı! Hayatı söz konusu! | Open Subtitles | هذه المرّة مختلفة، فحياته على المحكّ. |
Tehlikede olan çok şey var. | Open Subtitles | هناك الكثير على المحكّ. |
Tehlikede olan çok şey var Nick. | Open Subtitles | هناك أمور كثيرة على المحكّ هناك يا (نيك). |
Tehlikede olan çok şey var Nick. | Open Subtitles | هناك أمور كثيرة على المحكّ هناك يا (نيك). |
İşin ucunda onur yatıyor. | Open Subtitles | ثمّة شرف على المحكّ هنا. |
İşin ucunda canınız varmışçasına çalışın! | Open Subtitles | تدرّبا وكأنّ حياتيكما على المحكّ! |
İki milyar yaşam tehlike altında. | Open Subtitles | و مليارا روحٍ على المحكّ |
Burada neyi riske ettiğimi söylemene gerek yok. | Open Subtitles | -لا أريدك أن تُخبرني ما على المحكّ هنا . |
Davayla ne kadar meblağ tehlikeye girmişti? | Open Subtitles | كم من المال كان على المحكّ بهذه القضيّة؟ |