Üç yüz yıllık cadı avında 50.000 kadın yakalandı ve Kazığa bağlanıp diri diri yakıldı. | Open Subtitles | .. خلال ثلاث قرون من صيد الساحرات خمسون ألف إمراة اعتقلن .. وأحرقن أحياء على الوتد |
Konsey, 1926'dan beri yargılanıp hüküm yiyen ve Kazığa bağlanıp yakılan hiçbir cadı olmadığını hatırlatır. | Open Subtitles | المجلس يذكركِ بأنه لم تحاكم ساحرة وتدان وتُحرق على الوتد منذ عام 1926 |
Kazığa bağlanıp yakılmaktansa merdivenlerin ucunda bulunmayı tercih ederim. | Open Subtitles | أفضل أن يعثر علي في أسفل الدرج بدلاً من الحرق على الوتد |
O, kafasında sesler duyardı ve 16 yaşında kazıkta yakıldı. | Open Subtitles | لقد كانت تسمع أصواتا في عقلها وقد أحرقت على الوتد في سن السادسة عشرة |
1693'te tıpkı diğerleri gibi kazıkta yakıldı. | Open Subtitles | لقّد تمَ إحراقهـا على الوتد سنة 1693 كالآخريـات من السحرة |
- Bay Barnes, kısa bir zaman sonra... komşularınızdan bir kısmı beni kazığa bağlayıp yakacaklar. | Open Subtitles | البعض من جيرانك سيقومون بإحراقي على الوتد أستميحك عذراً؟ |
Hristiyan inancından vazgeçmeyi reddetti Kazığa bağlanıp yakılmasına hükmedildi. | Open Subtitles | رفضت التخلي عن دينها المسيحي وحُكم عليها بالحرق على الوتد. |
Hristiyan inancından vazgeçmeyi reddetti Kazığa bağlanıp yakılmasına hükmedildi. | Open Subtitles | رفضت التخلي عن دينها المسيحي وحُكم عليها بالحرق على الوتد. |
Bir cadı gibi Kazığa bağlanıp yakılmamın kararı verildi. | Open Subtitles | قرروا إعدامي حرقاً على الوتد بتهمة الشعوذة |
Kazığa bağlanıp yakılmak insanı güçlendiren bir deneyimdi. | Open Subtitles | حرقي على الوتد كان تجربة زادت من قوتي. |
Ya yarın Kazığa bağlanıp yakılırsın, ki bu zahmetli ve acı dolu olsa da gayet eğlenceli olur ya da bu hapları yutup uykuya dalıverirsin. | Open Subtitles | يمكن أن تُحرقي غداً على الوتد وذلك سيكون قذر ومؤلم وأيضاً مسلي جداً ... أو |
- Kazığa bağlanıp yakılmış. | Open Subtitles | -أٌحرقت على الوتد -نعم |
Aziz değildi ve kazıkta yanarken bir domuz gibi cızırdadı. | Open Subtitles | لم يكن قديسًا لقد شووه على الوتد كخنزير |
Pek çok ortak noktamız var. Ben de az daha kazıkta yakıIıyordum. | Open Subtitles | مثل أننى تقريبا كنت محروقة على الوتد |
Benim atalarım hainleri kazıkta yaktı. | Open Subtitles | كان أجدادي يحرقون الخونه على الوتد |
Meclisin geçmiş gücünün soluk kalıntıları cadı avlarıyla, kazıkta yakılmalarla, sınırsız işkencelerle tükendi ve hepsi onları ayarladığı şeylerdi. | Open Subtitles | بقايا السحرة العظماء أصبحت ضعيفة تم إضعافهم بواسطة صائدي السحرة يُحرقون على الوتد إضطهاد بلا نهاية, جميعه كان مُهندسًا من قبلهم |
Seni kazığa bağlayıp yaktılar ve Yüce'miz de cadılarından birini öldürdü. | Open Subtitles | لقد أُحرقتِ على الوتد وقتلت زعيمتنا احد ساحراتها |