Sonra, uçmuştum adeta üst kattaki salona çıktım, beşinci kattakine ve masaj ile yüz bakımı yaptırdım ve faturayı ödemeden sıvıştım. | Open Subtitles | ومن ثم كنت منتشية للغاية لدرجة أني صعدت إلى صالة التجميل بالطابق الخامس وحصلت على تدليك لجسمي ووجهي وتهرّبت من الدفع. |
Ücretsiz masaj yaptırdığım için beni suçlu hissettireceksen, zorundasın. | Open Subtitles | عليك ذلك إن كنت ستجعليني أشعر بالذنب حين أحصل على تدليك مجاني |
Aslında bu çok kötü çünkü Jamie, Brooke'da kalıyor ve ben de küçük bir masaj istersin diye düşünmüştüm, ama neyse sorun yokmuş. | Open Subtitles | حسنا , انة سىء , فأنت تعلم جيمى ينام عند بروك و اننا ربما نحصل على تدليك بسيط , ولكن انا بخير |
En azından ayak masajı yaptırmak ya da uyumak yerine çabalıyorum, Piper. | Open Subtitles | أتعلمين، عالأقل إنني أحاول بدلاً من الحصول على تدليك للقدمين أو النوم |
Mum yakmıyorum güzel bir sırt masajı yaptırmıyorum ve iki kişilik köpüklü bir küvete dalamıyorum. | Open Subtitles | لن أحصل على تدليك للظهر، ولن أحصل على حمّام فُقاعي لشخصيْن |
60 dakikalık bir derin bağ doku masajıydı. | Open Subtitles | هُنا, أحصل على تدليك عميق لمدة 60 دقيقة |
Linda'yı bana masaj yapması için görüyordum. Bilemiyorum, üç yıl olmuştur. | Open Subtitles | أنا اقابل ليندا للحصول على تدليك منذ ثلاث سنوات |
Harika bir spa'sı var. masaj yaptırırım diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | لديهم منتجعا ممتازا و كنت أنوي الحصول على تدليك لجسمي |
Hangisine masaj yaptırmak istersiniz, bir adama mı yoksa ameliyattan yeni çıkmış kadın bir doktora mı? | Open Subtitles | هل تفضل الحصول على تدليك من رجل. أو جراحة,من دكتورة أنثى؟ |
Ve her Salı saat üçte masaj seansı var. | Open Subtitles | ويحصل على تدليك كل ثلاثاء في الساعة الثالثة |
masaj yaptırmaya git. Bu gece onlara ben bakacağım. | Open Subtitles | اذهبي و احصلي على تدليك سأعتني بهن الليلة |
- masaj için hediye sertifikası. - İhtiyacım da var. | Open Subtitles | ـ إنها هدية مصدقة للحصول على تدليك ـ يُمكنني أخذ واحدة |
Genelde bir yerlerden kovulduktan sonra masaj yaptırırım. | Open Subtitles | أنا عادة أحصل على تدليك بعد أن تم طردي من مكان ما. |
Çalıştığında ellere masaj yapmak yorgunluğu alır. | Open Subtitles | وهكذا لن تشعري بالتعب أبداً البشر يحرصون على تدليك ظهورهم في حين أن أيديهم تتعب أكثر |
Yeni kıyafetler al. SPA ya git. masaj yaptır. | Open Subtitles | اشتر بعض الملابس الجديدة اذهب للمنتجع الصحي, احصل على تدليك |
Spor salonunun buhar odasında çok az asılmak gibi ya da mutlu sonla biten bir masaj. | Open Subtitles | القليل من الملامسات وممارسة العادة السرية في النادي الرياضي، أو كما تعلم، الحصول على تدليك لكن بنهاية سعيدة. |
O halde bir masaj salonuna gitmeniz gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن تذهب إلى صالون للتدليك وتحصل على تدليك لليدين |
masaj salonunda, sıcak taş masajı yaptırıyordu. | Open Subtitles | كانت في المنتجع الصباحي تحصل على تدليك بالحجر الساخن |
Gördünüz mü? Bu masajı olan lobideki adamdı. | Open Subtitles | الرجل الموجود بالردهة حصل على تدليك هُنا |
Gördünüz mü? Bu masajı olan lobideki adamdı. | Open Subtitles | الرجل الموجود بالردهة حصل على تدليك هُنا |
Spaya gidip vücut masajı yaptıracağım. | Open Subtitles | .أنا ذاهبه إلي منتجع صحى للحصول على تدليك للجسد |
Burada masaj yaptırıyordum. 60 dakikalık bir derin bağ doku masajıydı. | Open Subtitles | هُنا, أحصل على تدليك عميق لمدة 60 دقيقة |