Senin onun tarafında olduğuna inanıyorum. Bunu bilse yardımı olacağına eminim. | Open Subtitles | أؤمن أنّكَ على جانبه أراهنكَ أنّ هذا سينجح لو عرف |
"Sadece yarısı var. Oxbow onun tarafında değil. | Open Subtitles | حصلت على النصف فقط "أوكسبو" ليس على جانبه |
Ardından bavulu gördün. onun tarafında kalıyordu. | Open Subtitles | على جانبه في منتصف طريق العليّة |
Evet. Kız sağ taraftaymış. Adam sol eliyle hamle yapamıyor. | Open Subtitles | كانت على جانبه الأيمن، لا يستطيع التحرّك بيده اليسرى |
Son seferlerinde kanepede oturuyorlarmış ama kız yanlış taraftaymış. | Open Subtitles | في آخر مرة كانا على الأريكة، -ولكنها كانت على جانبه العكسي |
Ne, onun tarafında mısın şimdi? | Open Subtitles | ماذا، هل أنت على جانبه الآن؟ |
- onun tarafında değilim. | Open Subtitles | أنا لست على جانبه |