ويكيبيديا

    "عليكِ القيام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapmak zorunda
        
    • yapmana gerek
        
    • yapman gereken
        
    • Yapman gerekeni
        
    • yapmak zorundasın
        
    • yapmalısın
        
    • Yapmanız gereken
        
    • yapman gerekiyor
        
    • yapman gerektiğini
        
    • senin yapman
        
    Saçma bir şey yapmak zorunda değilsin. Ben bir çaresine bakarım. Open Subtitles لا يجب عليكِ القيام بشيء سأحلّ هذا الأمر
    İstemediğin hiçbir şeyi yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يتعيّن عليكِ القيام بشي لا تودّي القيام بهِ.
    Bu arada yeni kanepe için teşekkürler! Bunu yapmana gerek yoktu. Open Subtitles وشكراً لكِ على الأريكة الجديدة لم يكن ينبغي عليكِ القيام بذلك
    Tek yapman gereken kendin gibi davranmak çünkü sen bir yıldızsın. Open Subtitles كل ما عليكِ القيام به هو أن تكوني نفسك. لأنكِ نجمة.
    Avukat tutma hakkın var... Devam et ufaklık. Yapman gerekeni yap. Open Subtitles تفضّلي ، يا صغيرتي إفعلي ما عليكِ القيام به
    Ama bir noktada, seçim yapmak zorundasın. Open Subtitles ولكن في بعض الأمُور عليكِ القيام بالإختيَار.
    İkinizin de. - Tek başınıza yapmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles وما كان يجب أن أسمح لكما بالرحيل ليس عليكِ القيام بهذا بمفردكِ.
    Bunu daha fazla yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكِ القيام بهذا بعد الآن.
    - İstemediğin bir şeyi yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles - لا يمكنني القيام بهذا . - ليس عليكِ القيام بشئ ، لا تريدينه .
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لا يجب عليكِ القيام بهذا
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكِ القيام بهذا
    Evet D.J. ile aynı fikirdeyim. Bunu yapmana gerek yok. Open Subtitles نعم، أنا أتفق مع ,دي جي ليس عليكِ القيام بذلك
    Bak, gerçekten bu jestini takdir ediyorum ama bunu artık yapmana gerek yok. Open Subtitles إقدر لك المبادرة حقاً ولكن ليس عليكِ القيام بذلك بعد الان
    Orada oturup çeneni kapalı tutmaktan başka bir şey yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليكِ القيام بأيَّ شيء سوى الجلوس هنا وأن تصمتي
    Zamanı gelince ortaya çıkar. O zaman kadar yapman gereken şeyi tehlikeye atamazsın. Open Subtitles حتي ذلك الحين، لن تكونين قادرة علي تعريض للخطر ما عليكِ القيام به
    Öyleyse tek yapman gereken şantajcıyı bulmak. İmkânsız! Open Subtitles إذن، جلّ ما عليكِ القيام به هو إيجاد المُبتز.
    Yapman gerekeni yap. Open Subtitles إمضي قدماً يا صغيرتي، إفعلي ما يجب عليكِ القيام به
    Elbette. Ama bunu yapmak zorundasın. Open Subtitles بالطبع , ولكن عليكِ القيام بهذا
    Kendi hatalarını düzeltecek kadar paran yoksa kendi sihrini yapmalısın. Open Subtitles عندما لا تملكين النقود لإصلاح أخطائك الخاصة، عليكِ القيام بسحركِ الخاص.
    Yapmanız gereken diğer şey ise, eğer haddimi aşmak değilse.. Open Subtitles هناك شيء آخر عليكِ القيام به إن كنتِ لا تمانعين...
    İşini yapman gerekiyor, anlıyorum. Open Subtitles أُقدّر لكِ ذلك، يجب عليكِ القيام بعملك أتفهّم ذلك، سنرى كيف ستجري الأمور
    Kendini kurtarabilmek için neler yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أنت تعرفين ما عليكِ القيام به لاستعادتها تأتين هنا في الوقت المحدد،
    Yapması gereken kanunlara saygı göstermek, ...ve senin yapman gereken de o çeneni kapaman. Open Subtitles ما يحتاجه هو احترام القانون، وما عليكِ القيام به هو أن تصمتي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد