Bir kişi daha için zamanımız var ve Söylemeliyim ki ... bu ödevi okuduğumda içeriği hakkında epey şaşırdım. | Open Subtitles | أعتقد إنه لدينا مزيد من الوقت لسماع شخص آخر يجب عليّ القول بأنني تفاجأت قليلاً عندما قرأت هذه الورقة |
Söylemeliyim ki, bu yakın dostların arasında bulunmaktan dolayı şeref duydum ve duygulandım. | Open Subtitles | عليّ القول بأنه يُشرّفني، ويعني لي الكثير بأن أكون ضِمن هذه الحشد المقرّب. |
Söylemem gerek, seni görmek güzel ayı bokunun canı cehenneme keşiş gibi yaşadığına göre hala benim kralım sensin. | Open Subtitles | عليّ القول سررتُ برؤيتك و اللعنة على الدببة لأنك مازلت ملكي، و حتى و أن كنت تبدو مثل الراهب. |
Yine de benim yakışıklılığımdan daha güzel değilsiniz, bunun size yakıştığını da Söylemem gerek. | Open Subtitles | رغم أنك لست بأكثر جمالًا من كوني وسيمًـا، عليّ القول إن هذا يلائمك. |
İtiraf etmeliyim sizin gibi biriyle tanışmak çok hoş. - Öyle mi? | Open Subtitles | عليّ القول بأنّه من الجيّد جدّاً مقابلة شخص مثلك |
Söylemeden geçemeyeceğim, o tam bir ateş parçası. | Open Subtitles | عليّ القول, إنها حانقة للغاية. |
İyi görünüyorsun, söyleyeyim. | Open Subtitles | حسناً، عليّ القول بأنكَ تبدو بحالة جيّدة |
Salmoneus ya da Doktor Salmoneus mu demeliyim? Hastana göz kulak ol. | Open Subtitles | (أو يجب عليّ القول طبيب (سالمونيوس ابقي عينيك على مريضنا |
Karım bile senin hakkında kötü bir söz söylemedi. Yoksa eski karım mı demeliyim? | Open Subtitles | لم تقل كلمة سيّئة ضدك أو عليّ القول زوجتي السابقة؟ |
Yoksa Majesteleri mi demeliydim? | Open Subtitles | أم عليّ القول يا صاحب الجلالة؟ |
Her şeyden önce belirtmem gerekir ki ben tam bir şirket adamıyım. | Open Subtitles | حسناً، عليّ القول أنّه بغضّ النظر عن أيّ شئ فأنا رجل الشركة |
Şunu Söylemeliyim ki yakınlarda kocaman güçlü bir polisin olması çok rahatlatıcı. | Open Subtitles | أتعلم، عليّ القول أشعر براحة أكبر لوجود رجل من الشرطة في البناية |
İhtiyar adam ölüyor ve Söylemeliyim ki, hayat bu işte. | Open Subtitles | ولكن موت الرجل العجوز؟ يفترض عليّ القول هذه هي الحياة. |
Ve şunu Söylemeliyim ki bu adım son derece imkansız olabilir. | TED | و عليّ القول أنني كنت أظن أن تلك الخطوة كانت مستحيلة الإنجاز. |
ama bunun yerine bir boğa güreşçisi gördüm... ve Söylemeliyim ki bu çocuk çok esaslı. | Open Subtitles | وبدلاً من ذلك رأيت مصارع ثيران ويجب عليّ القول إنه فتى أصيل |
Karım uğrayacağını söylemişti ama senin gibi birini beklemediğimi Söylemem gerek. | Open Subtitles | ولكن عليّ القول أنّني لم أتوقع شخصًا مثلك |
Söylemem gerek, finans işi için çok genç duruyorsun. | Open Subtitles | عليّ القول , تبدو حقا صغيرا على أن تكون في مجال التمويل |
Söylemem gerek kesinlikle iyi motor kullanıyorsun. | Open Subtitles | يجب عليّ القول إنّكِ تجيدين قيادة الدراجة فعلاً. |
İtiraf etmeliyim ki misafirleriniz, uşaklardan daha rahat yataklarda yatıyor. | Open Subtitles | وجب عليّ القول.. ضيوفك ينامون على أسرة أكثر راحة بكثير من خدمك |
İtiraf etmeliyim ki hareket ettiğimde nerede olduğumu tam anlamıyla biliyormuş gibi beni takip etmesi ürkütücü. | Open Subtitles | عليّ القول بأنه لأمر مخيف حينما تراقبني وأنا أتحرك، كما لو أنها تعرف مكاني بالضبط |
Söylemeden geçemeyeceğim. - Takımın içinde çok yakışıklısın. - Teşekkür ederim. | Open Subtitles | ..عليّ القول تبدو جيدا في هذه البدله |
Size söyleyeyim, ben korkmaya başladım. | Open Subtitles | عليّ القول أنّ الأمر أصبح مخيفاً بعض الشيء |
Yoksa Bayan Grayson mu demeliyim? | Open Subtitles | (أم عليّ القول السيّدة (غرايسون |
Sihirle aralarında bir şeyler var. Yoksa sihre karşı mı demeliyim? | Open Subtitles | لديهما أسلوبٌ مع السحر أم عليّ القول أسلوبٌ ضدّ السحر؟ |
Ya da sinifinin mi demeliydim O'Connor? | Open Subtitles | أو عليّ القول الأولى في صفّك، (أوكونور)؟ |
Yörüngeye oturtma motorunun ateşlenmesi sonucu ki çok şükür devreye girdi, ayrıca şunu da belirtmem gerekir ki o tuşa basarken üstümden ter boşanıyordu. | Open Subtitles | نتيجة إشعال محرك دفع القبا، والذي أحمد أنني قمت بتشغيله... رغم أنّ عليّ القول أنني كنت أتعرق عندما ضغطت على ذلك الزر. |