Burası, Yerkabuğu'nun Dev bir levhâsının kenarı ve bu noktadan başlayarak 7.000 km boyunca Atlas Okyanusu'nun dibinden ABD'nin diğer ucundaki California'ya kadar hiç kırılmadan uzanıyor. | Open Subtitles | هذه حاّفة صفيحة عملاقة من غلاف الأرض والتي تمتد متصلةً لـ 7000 كيلومتر، تماماً من هذه النقطة، تحت المحيط الأطلسي، |
Çok önemli bir his olmalı Dev bir şirketin kaderini o küçük bölmeden tayin etmek yani. | Open Subtitles | يجب أن تكون دائماً متأهباً لتسيير المصيرِ لشركة عملاقة من مكتبك الخاص الصغير |
Vatikan'ın orta yerinde, İsa'nın veya Meryem'in Dev bir heykelini görseniz şaşırmazsınız, ne var ki orada bizi bekleyen şey, Dev bir kozalak heykelidir. | Open Subtitles | في قلب الفاتيكان قد تتوقع منحوتة عملاقة من يسوع أو مريم ولكن بدلا من ذلك نجد تمثال الصنوبر المخروطية العملاقة |
Eğer yanlış bir şeye basarsan koca bir kaya üzerimize yuvarlanır yada tavandan kazıklar çıkar sonrasında ise | Open Subtitles | إذا دفعت شيء خطـأ ستسقط صخرة عملاقة من هنـا بشكل مفاجـئ ،أَو مسامير تخرج من السقف |
Çiçekler masa koca bir ateştopuna dönüşüyor. | Open Subtitles | ...الأزهار ...الطاولة ...فقط كرة عملاقة من اللهب |
Kıvılcımlanan ufuk bize devasa bir kaya ve demir topunun üstünde yaşadığımızın mütevazı bir hatırlatmasıydı. | Open Subtitles | قوس الأفق الذى كان بمثابة رسالة تذكير متواضعة بأننا نحيا على كرة عملاقة من الصخر والحديد |
Ama devasa bir gey pornosu koleksiyonu var. | Open Subtitles | لكنه لا يكون هذا جمع عملاقة من الإباحية مثلي الجنس |
Peri tozunun Dev bir perdesi gibi gökyüzünü doldurup üzerimde dalgalanıyor. | Open Subtitles | مثلالغبارجنية. مثل ستارة عملاقة من الغبار الخيالية مجرد نوع من متموجة على لي |
Yanında Dev bir viski olsa, aynı üniversite yıllarımdaki kahvaltım. | Open Subtitles | كل ما تحتاجه هو زجاجة عملاقة من الويسكي وستكونين قد حصلتِ على إفطاري وقت الجامعة. |
Dev bir eli birisinin üzerinden nasıl dikkatsizce kaldırabilirsin ki? | Open Subtitles | كيف يمكن أن ترفع يداً عملاقة من فوق شخص بدون حذر ؟ |
Sanki Tanrı'dan gelen Dev bir ışık başka bir yerde hayata yeniden başlamanı söylüyordu. | Open Subtitles | الأمر كان يبدو وكأنه علامة وميض عملاقة من الرب وإنذار بأنكِ تحتاجين إلى البدء من جديد في مكان آخر |
Ve bir gün ofisime girdim içeride Dev bir gül buketi vardı. | Open Subtitles | اذاً في أحد الأيام دخلت الى المكتب وكانت هناك باقة عملاقة من الورود! |
Kumlu nehir yatağı adeta Dev bir kurutma kağıdı gibi. | Open Subtitles | المجري الرملي للنهر يتصرف مثل قطعة عملاقة من الورق النشاف العاري... |
Boo! Dev bir yılan çıkana dek! | Open Subtitles | تقفز افعى عملاقة من هذا الصندوق |
Titreyen Dev bir paskalya yumurtasına bakıyorum. | Open Subtitles | انا انظر الى بيضة عملاقة من الجحيم |
Dev bir buz parçasına çevirmiş. | Open Subtitles | حولتها إلى كتلة عملاقة من الجليد. |
Kadın koca bir su yosunu mu? | Open Subtitles | هل هي بركة عملاقة من الطحالب؟ |
Yakında, buradan çok uzaklara gitmiş olacağım ve tüm güneş sisteminden geriye devasa bir toz ve gaz bulutundan başka bir şey kalmayacak. | Open Subtitles | ،قريباً، سوف أرحل بعيداً والنظام الشمسي كله لن يكون سوى سحابة عملاقة من الغبار والغاز |
Şuan küçük bir adıma değil insanlık için şuan da devasa bir sıçrayışa ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن لا نريد خطوة بشرية واحدة وصغيرة نحتاج إلى قفزة عملاقة من أجل الجنس البشري |