Demek istediğim, iyi iş başardın. Gerçekten hallettin. | Open Subtitles | أعنى أنك عملت عملاً جيداً ، لقد أصلحت الأمر حقاً |
Tamam, birinin tırnağını yaparken şöyle diyeceksin; "iyi iş yaparım." | Open Subtitles | حسناً، عندما تقومين بتظفير أحد فانك تقولين أنا اعمل عملاً جيداً |
Ona kibarca bize düşen hastalarla ilgilendiğimizi ve... onun çok iyi iş yaptığını söyledim. | Open Subtitles | وضّحتُ بشكل مؤدّب بأنّنا عالجنَا سهمَنا مِنْ الحالاتِ، وبأنّه يَعمَلُ عملاً جيداً جداً. |
Bekar anne iyi bir iş yapmadı. Tipik bir hikaye. | Open Subtitles | أم عزباء لم تعمل عملاً جيداً يالها من قصة مشتركه |
O kadar iyi bir iş çıkardınız ki kızlar, ekibe yeni bir eleman almak işinize yarayabilir. | Open Subtitles | جيد، جيد لقد أنجزتم عملاً جيداً يا فتيات ظننتكم أنه ربما تحتاجون شخصاً آخر بالطاقم |
Temiz bir son olmadı ama yine de iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | إنها ليّست نهاية نظيفة ولكنه, عملاً جيداً رغم هذا |
Çünkü az buz bir iş yapmıyorsunuz, iyi iş çıkartıyorsunuz. | Open Subtitles | لأنه من الواضح أنك لست دخيلاً على المهنة لأنك تؤدي عملاً جيداً |
Bazılarımız zor yoldan öğrenir ama ister inan ister inanma sen bu gün iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | البعض منا عليه التعلم بالطرق الصعبة لكن صدق ذلك أو لا لقد أديت عملاً جيداً اليوم |
Endişelenme bugünlerde dövme silme konusunda gerçekten iyi iş yapıyorlar. | Open Subtitles | لاتقلق إنهم يأدون عملاً جيداً بإزالة الوشوم بهذه الأيام. |
Brandon, bugün iyi iş çıkarttın. | Open Subtitles | براندون ، لقد أديت عملاً جيداً اليوم يا رجل |
Geçen gece iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | ذلك كَانَ عملاً جيداً الذي الآخرينَ الليل. |
Kedi bakıcınıza, siz uzaktayken kedileriniz bir şekilde hiçbir şeyi kırmadığı için çok mutlu olduğunuzu ve iyi iş çıkardığını söyleyin. | TED | خذ وقتاً بإخبار مربية قطتك أنك سعيد جداً أنه لسبب ما، هذه المرة لم تكسر القطط شيئاً في غيابك، وأنها من الواضح أنها قدمت عملاً جيداً جداً. |
- Vay canına, cidden iyi iş çıkarmış. | Open Subtitles | - نجاح باهر، هو يَعمَلُ عملاً جيداً جداً. |
Bugün iyi iş çıkardın, tamam mı bebişim? | Open Subtitles | عملاً جيداً اليوم, صحيح يا دميتي ؟ |
Herkesin iyi iş çıkardığını söylüyorum sadece. - Kabalaşma hemen. | Open Subtitles | فالجميع أدى عملاً جيداً - هدي من روعك يا صاح - |
İyi iş yaparım. | Open Subtitles | أنا اعمل عملاً جيداً |
İyi iş falan değil. | Open Subtitles | هذا ليس عملاً جيداً |
İyi iş çıkardın. | Open Subtitles | تبلين عملاً جيداً |
Orda iyi bir iş çıkardın, fakat konuşmak için birilerine ihtiyaç duyuyorsun. | Open Subtitles | أديت عملاً جيداً هناك، لكنك تحتاج شخصاً ما لتتكلم معه |
Çabucak iyi bir iş bulacağına eminim. | Open Subtitles | أنا واثق أنك ستجد قريباً عملاً جيداً |
Avukatım olarak iyi bir iş çıkardın. | Open Subtitles | أنت اديت عملاً جيداً كمستشار لى |