ويكيبيديا

    "عندما تأتين" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gelirken
        
    • geldiğin zaman
        
    • geleceğin zaman
        
    • buraya geldiğinde
        
    • almaya geldiğinde
        
    Yarın yemeğe gelirken giyeceğin elbiseni getirdim. Open Subtitles لقد جلبت لكِ الفستان الذي ستلبسينه غداً عندما تأتين للعشاء.
    Neden şükran gününde gelirken onu giymiyorsun? Open Subtitles لماذا لا ترتدينها عندما تأتين في عيد الشكر؟
    Sen de şehre geldiğin zaman orada kalırsın. Open Subtitles ويمكنُكِ البقاءُ به عندما تأتين للمدينة.
    Bu yüzden, geldiğin zaman konuşabiliriz. Open Subtitles لذلك سأتحدث معكِ في الغد عندما تأتين
    Bana geleceğin zaman, gerçekten bana geleceğin zaman, o zaman... ..giymeni söylemiştim bunları. Open Subtitles عندما تأتين إلي، عندما تأتين حقاً إلي طلبت منكِ أن ترتديهم فى ذلك الوقت.
    Bana geleceğin zaman giy bunları. Open Subtitles عندما تأتين إلي، إرتدي هذا.
    Ama,bir de şu var, buraya geldiğinde seksi görünmekten vazgeçmelisin. Open Subtitles لكن .. تعلمين .. عليكَ ألا تكوني جميلةً جداً عندما تأتين
    - buraya geldiğinde ben herşeyi anlatacağım. - Nereye? Open Subtitles سنشرح لك كل شيء عندما تأتين إلى هنا أين؟
    Beni büyükannemden almaya geldiğinde Herkül kasetini getirmeyi unutma. Open Subtitles عندما تأتين لأخذي من منزل جدتي "لا تنسي أن تحضري شريط "هرقل
    Lütfen karakola gelirken daha uygun giyinin. Open Subtitles ارجو ان تلبسي لباس لائق عندما تأتين الى مركز الشرطه
    Bu gece kulübe gelirken kulübün sahibi gibi görünmeye çalış. Open Subtitles عندما تأتين الى النادي الليلي اليوم . يجب ان يكون مظهرك وكأنك تملكين المكان
    gelirken biraz getir. Open Subtitles أحضري بعضاً منهُ عندما تأتين
    Umarım yarın sabah Adam'ı almaya geldiğin zaman öğle yemeğine kalabilirsin. Open Subtitles آمل أن نظل حتي وجبة الغداء، عندما تأتين لأصتحاب " آدم " صباح الغد
    Umarım yarın sabah Adam'ı almaya geldiğin zaman öğle yemeğine kalabilirsin. Open Subtitles وآمل أن تضلي للعشاء عندما تأتين لأصطحاب "آدم. صباح الغد
    Bana geldiğin zaman giyersin mesela. Open Subtitles عندما تأتين إلي، فلترتديهم.
    İş başvurusu için buraya geldiğinde sana sanki hırsızmışsın gibi bakıyorlar. Open Subtitles الطريقة التي ينظرون إليها نحوكِ عندما تأتين لسؤالهم. ينظرون نحوكِ على إنّكِ لصة أو ما عدا ذلك كيف يكون شخص محترم عاطل عن العمل؟
    Yarın buraya geldiğinde, Dr. Gerson'un süper lüks doğum süitinde olacağına sana garanti veriyorum. Open Subtitles ولكنأؤكّد لكِ عندما تأتين إلى هنا غداً ستكون الدكتورة (غيرسن) فعلاً في جناح الولادة الفاخر جداً
    O zaman Jake'i almaya geldiğinde görüşürüz. Open Subtitles اعتقد أنني سأراكِ عندما تأتين لتأخذيه
    Bu çocuğu almaya geldiğinde anlatabilirsin. Open Subtitles "عندما تأتين لأخذ هذه الطفلة يمكنكِ إخباري"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد