Şöyle düşünelim. Sana evlenme teklif ettiğimde 23'tün. | Open Subtitles | لنرى, عندما تقدمت لخطبتكِ كان عُمركِ 23 عاماً |
Sana evlenme teklif ettiğim için özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أرتدت أن اعتذر عن ذلك اليوم عندما تقدمت لك |
Tıpkı sen evlenme teklif ederken Sabrina'nın yaptığı gibi. | Open Subtitles | بنفس الطريقة التي تصنعت فيها سابرينا انها سعيدة عندما تقدمت لخطبتها اليوم ماذا ؟ |
Özel program için başvurduğumda benim gibilerin olduğu bir sınıfta olmam gerektiği söylendi. | Open Subtitles | لكن عندما تقدمت بطلب للتخصص في الانكليزية والرياضيات قيل لي أنه سيكون الأفضل لي لأكون في الصف مع أشخاص من نوعي |
- evlenme teklifi ettiğimde ne demiştim? | Open Subtitles | ماذا قلتِ عندما تقدمت للزواج منك؟ ليس هذا مرة أخرى |
Kızına evlilik teklif ettiğim zaman, gerçek bir ailenin parçası olmanın nasıl bir şey olacağını düşünmekten kendimi alamadım. | Open Subtitles | عندما تقدمت لإبنتك لم أكف عن التفكير في أني سأكون عضواً بأسره |
- evlenme teklif ettiğinde biraz tuhaf gelmişti ama sonra bunun kızların yaşadığı bir dönem olduğunu okudum. | Open Subtitles | عندما تقدمت بطلب الزواج شعرت بشكل غريب لكن بعد ذلك قرأت انها مرحلة تمر بها بعض الفتيات |
Sana evlenme teklif ederken bu botları giyiyordum. | Open Subtitles | هذا الحذاء اللذي كنت ارتديه عندما تقدمت لك |
Sana evlenme teklif ederken bu botları giyiyordum. | Open Subtitles | هذا الحذاء اللذي كنت ارتديه عندما تقدمت لك |
Bana evlenme teklif ettiğinde benim bir kız olduğumu biliyordun. | Open Subtitles | عندما تقدمت لى كنت تعرف اننى فتاة |
Sana ilk evlenme teklif ettiğimde sana aşık değildim. | Open Subtitles | عندما تقدمت لك اول مره لم اكن احبك |
evlenme teklif ettiğim zaman evet dedi de... | Open Subtitles | عندما تقدمت للزواج بها ... قالت ... نعم لكن , بالكاد |
Bana evlenme teklif ettiğin zaman gibi. | Open Subtitles | أجل , عندما تقدمت لخطبتي |
Hayır, uluslararası uyuşturucu kaçakçılığı işine başvurduğumda kimse ağır kaldırma tecrübesi talep etmemişti, tamam mı? | Open Subtitles | لا عندما تقدمت لجرائم المخدرات الدولية. لم يكن هناط ما يقول "يجب أن تمتلك خبرة في الأحمال الثقيلة". |
Tekrar başvurduğumda kalp rahatsızlığım nedeniyle ödememin iki katına çıktığını söylediler. | Open Subtitles | ... و عندما تقدمت مُجدداً قالو بأن نسبتي قد تضاعفت لأنني . أُعاني من حالة قلبية |
başvurduğumda, özgeçmişimde onlara önceki şirketimde Bilgi Teknolojileri Başkan Yardımcısı olduğumu söyledim. | Open Subtitles | عندما تقدمت بطلب، في بلدي ص י י مبلغ قلت لهم أنني عملت VP تقنية المعلومات في شركة السابقة. |
Elise'e evlenme teklifi ettiğimde tıp fakültesindeydim... | Open Subtitles | وتدرك كم يدفعون لي. لقد كنت في كلية الطب عندما تقدمت لإليز... |
Yani, Andi'ye evlenme teklifi ettiğinde, kızın haberi var mıydı? | Open Subtitles | (أقصد عندما تقدمت لخطبة (آندي هل اكنت تعرف بأنك تقدمت لخطبتها ؟ |
Peki ya ben sana evlenme teklifi ettiğimde? | Open Subtitles | ماذا كان عندما تقدمت لخطبتكِ؟ |