| Umarım, ona Vurduğumda dişi kırılmamıştır. | Open Subtitles | آمل اني لم اخلع له اي سِنّة عندما ضربته. |
| Ona Vurduğumda kolum kırıIdı sanki. | Open Subtitles | عندما ضربته ، بدا كما لو أن ذراعى قد تحطم |
| Ona Vurduğumda kafasını oldukça sert duvara çarptı. | Open Subtitles | لقد ضرب رأسه بالحائط أيضاً بقسوة عندما ضربته |
| Peki onu vurduğunda titremeye başlayıp ağzından köpük çıkmaya başlamadı mı? | Open Subtitles | إذاً، كان غاضب و منفعل جداً عندما ضربته ؟ |
| Teorik olarak kafasına vurduğunda beyni dönmüş olamaz mı? | Open Subtitles | أو نظرياً، دماغه مشوش عندما ضربته على رأسه؟ |
| Vurduğumda etrafında bir attırdım. | Open Subtitles | لقد ضربته على خده الآخر. عندما ضربته |
| Onu boğazından Vurduğumda Button'dan çok büyük değildim. | Open Subtitles | لم أكن أكبر من ( بوتون ) كثيراً عندما ضربته في حلقه |
| Hangisini daha çok sevdim bilmiyorum kafasına şişeyle vurduğunda onun suratındaki ifadeyi mi yoksa onu masaya fırlattığında senin suratındaki ifadeyi mi? | Open Subtitles | النظرة الَّتي اعتلت وجهه عندما ضربته بالزجاجة. أو تلك النظرة الَّتي اعتلت وجهكَ حين ضربته بالطاولة. |
| - Doğru. - Çünkü kız ona vurduğunda böyleydi. | Open Subtitles | .صحيح .كان بسبب الخاتم عندما ضربته هي |
| Ona şamdanla vurduğunda elini kesmişti. | Open Subtitles | لقد جرحت يدها عندما ضربته بالشمعدان |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 