ويكيبيديا

    "عندما قابلتك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Seninle tanıştığımda
        
    • ilk tanıştığımda
        
    • tanıştığım zaman
        
    • tanışınca
        
    • meeting you
        
    • tanıştığımızda senin
        
    • seninle karşılaştığımda
        
    Önce mektuplarda, sonra Seninle tanıştığımda. Open Subtitles فى طريقة كتابتك للخطابات أولا و ثانيا عندما قابلتك
    Seninle tanıştığımda hissettiğim sanki... seninle beni o tanıştırmıştı. Open Subtitles عندما قابلتك هذا جعلني اشعر بأنه ربما هو من قدمك لي
    Seninle tanıştığımda hissettiğim... sanki... seninle beni o tanıştırmıştı. Open Subtitles عندما قابلتك هذا جعلني اشعر بأنه ربما هو من قدمك لي
    Biliyor musun, seninle ilk tanıştığımda hoş olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles عندما قابلتك أولآ,كنت أعتقد أنك جميلة أنا كنت مخطئ كليآ
    ama şu an o günün, hayatımın en şanslı günü olduğunu fark ediyorum, çünkü seninle tanıştığım zaman bir ilişkim yoktu. Open Subtitles لكنني أدرك الآن انني في أسعد أيامي لأنني كنت غير مرتبط عندما قابلتك
    Seninle tanıştığımda bir striptiz kulübünde soyunuyordun. Open Subtitles انهم عاهرات؟ عندما قابلتك كنت تتعرين في نادي تعري
    Seninle tanıştığımda benim gözümde bir devdin. Open Subtitles عندما قابلتك أول مرة كنت بطول عشرة أقدام
    Seninle tanıştığımda, içime kapalıydım çünkü korkuyordum. Open Subtitles عندما قابلتك اول مرة كنت مركذة لاننى كنت خائفة
    Ama Seninle tanıştığımda gurur duyacağım bir şey yaptığımı anladım. Open Subtitles والآن عندما قابلتك أعطيتني شيء ثالث لأفخر به
    Seninle tanıştığımda (şaşkın) gözlerini dört açmış masum biriydin. Open Subtitles عندما قابلتك للمرة الأولى، كنت بريئاً متسع العينين
    Seninle tanıştığımda bir sürü iş teklifi almış durumdaydım. Open Subtitles حسناً، عندما قابلتك للمرة الأولى كان لدي العديد من عروض الوظائف
    Seninle tanıştığımda, bir sürü disiplin.. ...cezası olan birinden başkası değildin. Open Subtitles عندما قابلتك ، لم تكن إلا ملفاً كبيراً من المخالفات
    Doğru, Seninle tanıştığımda berbat haldeydin. Peki şimdi? Open Subtitles ـ صحيح، لقد كنت في حالة مزرية عندما قابلتك ـ وماذا عن هذا الآن؟
    Seninle tanıştığımda söylediğim gibi, şişman birine aşık olamam. Open Subtitles أخبرتُكَ بهذا عندما قابلتك أنني لا أستطيع الوقوع في غرام شخص بدين
    Seninle tanıştığımda dünyam aydınlandı. Open Subtitles عندما قابلتك.. كان هناك بصيص آمل
    Seninle ilk tanıştığımda fahişeydin. Şimdi bir eş ve anne olacaksın. Open Subtitles عندما قابلتك,أنت كنت فتاة شارع الآن أنت ستصبحين زوجة وأم
    Vivica, seninle ilk tanıştığımda ne duydum, biliyor musun? Open Subtitles فيفيكا، هل تعلمين ما شعرت به عندما قابلتك
    Aman Tanrım, seninle tanıştığım zaman sadece bir bisikletin vardı. Yalnızca bu değil, Open Subtitles يا إلهي ، عندما قابلتك كنت تملك دراجة فقط
    Seninle ilk tanıştığım zaman, zorba biri olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles عندما قابلتك أول مرة اعتقدت أنك فاشي قاسي
    Seninle tanışınca terapiyi bitirmeye ve psikiyatrı bir daha görmemeye karar verdim. Open Subtitles عندما قابلتك قررت إنهاء علاجي و لا اري نفوري ثانية.
    I so vividly remember meeting you. Open Subtitles أنا أتذكّر بشكل شديد الوضوح عندما قابلتك
    İlk tanıştığımızda senin eşcinsel olduğunu düşünmemiştim. Open Subtitles أتعلم، لم أعتقد أنّك مثلي عندما قابلتك لأول مرة.
    Çünkü seninle karşılaştığımda, bir halt bilmiyordun. Open Subtitles ,لأني عندما قابلتك .لم تكن تعرف أي شيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد