ويكيبيديا

    "عندما يذهب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gittiğinde
        
    • gittiği zaman
        
    • gidince
        
    O gittiğinde ve ben Tong'ları ikna ettiğimde istediğin tüm parayı alacaksın. Open Subtitles عندما يذهب وأقود أنا جماعة التونج وأنت ستجني كل المال الذي تريده
    İşe gittiğinde durup da kimseyle konuşmuyor, kimseyi aramıyor. TED عندما يذهب للعمل، لا يتوقف للتحدث مع أي كان، لا يتصل بأحد.
    Amerikanlar üniversiteye gittiğinde ve birbiriyle evlendiğinde boşanma oranları çok düşer. TED عندما يذهب الاميركيين الى الجامعة و يتزوجون من بعضهم البعض لديهم معدل منخفض في نسبة الطلاق
    onu daima seveceğimi biliyor... bana ihtiyacı olduğu sürece... gittiği zaman onu çok özlüyorum... ama yakınımdayken de hislerimi gösteremem... içimde kalır duygularım... aşkımı gizlemem gerekir... lanet olsun! Open Subtitles هو يلم انى سأظل احبه طالما يريدنى افتقده كثيرا عندما يذهب
    Hani ajanlar çift olarak gizli göreve gidince yaptığı konuşma? Open Subtitles أنت تعلم، الخطاب الذي تلقيه عندما يذهب العملاء متخفين كزوج.
    Çocuklar tarlalarda yardım etmek için gittiğinde Camma, göz enfeksiyonu olan yaşlı bir kadını ziyaret etmek için karşı köye geçiyor. TED عندما يذهب الأطفال للمساعدة في الحقول تتوجه كاما نحو القرية لتزور سيدة عجوز مصابة بإنتان في العين
    Diğerleri gittiğinde yatmaya Biz köle gibi çalışırız, ölesiye. Open Subtitles عندما يذهب الآخرون للنوم سنكون عبيد حتى الموت
    Kâhyan Roma'ya gittiğinde onu da gönder. Open Subtitles ارسلها إلى روما مع مندوبك المالي عندما يذهب المرة القادمة
    Bir şansımız var. Nöbetçi öbür uca gittiğinde, dışarı çıkabilirsiniz. Open Subtitles فرصة واحدة , عندما يذهب الحارس إلى النهاية البعيدة يمكنك تحريك الرجال للخارج
    Tek bir şansımız var. Nöbetçi öteki uca gittiğinde dışarı çıkabilirsiniz. Open Subtitles فرصة واحدة , عندما يذهب الحارس إلى النهاية البعيدة يمكنك تحريك الرجال للخارج
    Bos'n, Nakao, Arai ve Ben... adam uyuşturucu almaya gittiğinde saklanma yerine hareket edeceğiz. Open Subtitles .. القبطان , ناكاوا , آراي و أنا سنتجه للمخبأ عندما يذهب لهناك بعد الحصول على المخدرات
    Tadını çıkar, çünkü gittiğinde sonsuza dek gider. Open Subtitles أريدك أن تعتز بذلك لأنه عندما يذهب.. يذهب للأبد..
    Joaquin dağa gittiğinde, diğer gözü için endişeleniyorum. Open Subtitles عندما يذهب خواكين إلى الجبال أخشى على عينه الأخرى
    Böylece tuvalete gittiğinde yeni dekorasyon gerekmez. Open Subtitles اذاً ليس علينا اعادة ترتيب المكان عندما يذهب
    Özellikle de alnında iki bıyıkla operaya gittiğinde. Open Subtitles كلا, خصوصاً عندما يذهب إلى الأوبرا و هناك شاربين على جبهته
    Anlaşılan sen L.A.'e gittiğinde en çok ünlüyü görenin kazandığı bir yarışma varmış. Open Subtitles من الواضح أن هناك مباراة عندما يذهب المرء إلى لوس أنجلوس و الفائز فيها هو من يقابل الكثير من المشاهير
    Dürüst polisler varoşlara gittiğinde çok korkunç şeyler olur. Open Subtitles عندما يذهب الشرطه الشرفاء للمنطقه تحدث أشياء فظيعه
    Senin kalbin, sevdiklerinin uzakta gittiği zaman ağrır. Open Subtitles أن الالم يعتصر قلبك عندما يذهب أهلك بعيدا.. اليس كذلك
    Sana kocaman, yağlı bir çek yazdığını söyle. Öyle büyük bir çek olsun ki yüzmeye gittiği zaman üstündeki tişörtü çıkartmasın. Open Subtitles اخبرني أنه كتب لك صّك كبير وضخم ، صّك ضخم للغاية بحيث لا يستطيع خلع قميصه عندما يذهب للسباحة
    Bir çift terapiye gittiği zaman, genelde iş bitmiştir. Open Subtitles عندما يذهب زوجان لأخذ المشورة عادة تكون هي النهاية
    Çocukları üniversiteye gidince anne babalar da böyle hisediyor olmalı. Open Subtitles لابد أن هذا هو شعور الآباء عندما يذهب أطفالهم للجامعة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد