ويكيبيديا

    "عندما ♪ ♪" - ترجمة من عربي إلى تركي

    •   
    Dünyaya geniş açıdan bakınca üzerinde yaşayanları insan olarak görme beceriniz kayboluyor. TED لأنه, عندما نبعد العدسة بذلك المقدار, نخسر المقدرة على رؤية الناس كبشر.
    Matematik yapıyoruz derken neyi kastediyoruz ya da insanlara matematik öğretiyoruz derken? TED ماذا نعني عندما نقول اننا ندرس الرياضيات او نعلم الطلاب الرياضيات ؟
    Bağırdım, çünkü yaklaştığımda detayın hiç de orada olmadığını farkettim. TED صحت لأنني عندما أقتربت أكثر لم أجد التفاصيل هناك أبدا
    ve resme doğru yürüdükçe orada olmayan detayı görmeyi umuyordum. TED و عندما مشيت بإتجاه الصورة توقعت تفاصيل لم تكن هناك
    Tıpkı ağaçların hareket ettiğini gördüğümde, ağaçların hışırtı sesi çıkardığını hayal etmem gibi. TED بنفس الطريقة عندما أرى شجرة تتحرك، عندها أتخيل أن الشجرة تصدر صوت الحفيف.
    İlk başta dayanak noktası olarak onları rahat oldukları zaman inceledik. TED الحالة الاولى نظرنا إليهم في الحالة الاعتادية عندما كانوا في راحة
    Şu an derisi yüzülmüş... ...bu aslan pençesine bakıyoruz. Bana korkutucu bir şekilde... ...bir insan elini hatırlatıyor. İroniktir ki onların kaderi bizim ellerimizdedir. TED وطبعاً عندما ننظر الى كف اسد .. تم سلخه .. يذكرنا ذلك .. بكف الانسان .. وهذا مثير للسخرية .. لان مصيرهم بين أيدينا
    Kişiselleştirilmiş veri ile başlamanız lazım, kişisel bilgi, bir bireye ait, sonra bunu o bireyin yaşantısı ile bağdaştırmanız gerekli. TED حسناً .. عندما تخصص المعلومات .. وتخصص النتائج التي تصدر من الافراد انت تقوم بهذه الحالة بربط هذه المعلومات بحياتهم
    Peki ben "sosyal yanımıza dokunuyor" derken ne söylemek istiyorum? TED لكن ماذا اعني عندما اقول تضغط على ازرارنا الاجتماعية ؟
    Dışişleri bakanıyken, benden başka sadece 13 kadın dışişleri bakanı vardı. TED عندما كنت وزيرة الخارجية كان هناك فحسب 13 انثى كوزيرات خارجية
    Bütün alaycı kuşlar uçup gittiğinde, son dört gün gibi ses çıkaracaklar. TED عندما تطير كل الطيور المحاكية بعيداً، سيصدروا صوتاً مثل الأربع أيام الأخيرة.
    Aslında, düşünüyorum da, sanırım kanserden bir nesne gibi bahsetmek bile hata. TED و في واقع الأمر، أظن أننا مخطئون عندما نتكلم عن السرطان كشئ.
    Doğduğumda, hastane odasını inceleyen gözlerimde, diyor annem "Bu mu? Bunu daha önce de yapmıştım." gibisinden bir bakış varmış. TED عندما ولدت ، أمي قالت لي أني تطلعت حولي في غرفة المستشفى بنظرة تعبر على أنني كنت هنا من قبل
    Bu sırada savaş devam ediyordu ve babam 15 yaşındayken annesi öldürülmüştü. TED واثناء فترة الحرب توفيت والدته عندما كان بلغ ال 15 من عمره
    Burası McMurdo'nun kendisi. Yazın burada bin kadar insan çalışır, ve kışın 200 kadar burası altı ay boyunca tamamen karanlık iken. TED هذه ماكموردو نفسها. حوالي ألف شخص يعملون هنا في الصيف، وحوالي 200 في فصل الشتاء عندما تكون مظلمة تماما طيلة ستة أشهر.
    ancak aynı insanlar Aicha'nın oğlunun neden suçlandığını duyduğunda aynı şefkati göstermiyorlardı. TED لكن عندما علم الناس ما اتهم به ابنها لم تتلق ذلك التعاطف
    15 yaşımda bir çocuğumu kaybettim ikinci çocuğum 16 yaşımdayken oldu. TED خسرت طفل عندما كنت في ال15 و طفل اخر في ال16
    Ama gerçek şu ki Deanna, eve döndüğümde gidecek hiçbir yerim yok. TED ولكن الحقيقة ديانا، عندما عدت لمنزلي، لم يكن لدي مكان أذهب إليه.
    Ama 500 milyon çocuğa birçok defa ulaşıyorsanız -- bir çocuğa ulaşmak 20, 30 sent -- bu pek fazla bir para değil. TED و لكن عندما تصل إلى 500 مليون طفل ، عدة مرات 20 ، 30 سنتا لتصل إلى طفل فإنه ليس بالمبلغ الكبير جدا.
    Onun anlattığı da bunun anlattığı da bir bakıma ikna edici. TED إنه مقنعٌ نوعاً ما عندما يتحدث وهي مقنعةٌ أيضاً عندما تتحدث.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد