Cora Tanrı hakkında konuştuğumuzu anlayınca, bunun bir günah olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرتنيّ أنه كان مخطئاً عندما أدركت كيف كنا نتحدث عن الله |
Tekrardan, Musevilikte; Tanrı hakkında bir öğreti vardır, o "şefkatli" diye anılmaktadır, Rahman. | TED | وايضا في اليهودية لدينا تعليم يتحدث عن الله والذي من اسمائه الرحمن |
Tanrı'dan, Onun güzelliğinden, günahından bahseden, kara toprağın sesini duyduğun için mi? | Open Subtitles | بسبب أنك تسمع أن الأراضي المظلمة تتحدث عن الله وجمالهُ وخطاياه ؟ |
Bu sinsi bir düşman bizi Tanrı'dan ve Saltanattan uzaklaştırıyor. | Open Subtitles | تعتبر خصما ماكرا تدفعنا بعيدا عن الله و العرش |
Anne ve babamın Tanrı'yı merhametli ve hayırlı bir arkadaş ve sağlayıcı olarak görmeleri dünyaya bakışımı şekillendirdi. | TED | و كانت معرفة والديّ عن الله بأنه صديق رحيم و نافع ومعطاء، قد شكلت طريقي في النظر للعالم. |
- Anlamamı sağlayabilir. - Tanrı'ya kendi evinde saygısızlık etmene izin veremem. | Open Subtitles | لن أدعك تتكلمين عن الله في بيته |
Ama eğer o mührü kırarsan aforoz edilme ve Tanrı'nın yolundan sapma riskiyle karşı karşıya kalırsın. | Open Subtitles | إن كسرت ذلك القفل، فأنت معرض للعزلة والإنفصال النهائي عن الله. |
İnsanların Tanrı hakkındaki konuşmalarını duymaya dayanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أتحمل الناس وهم يتكلمون عن الله بعد الآن |
Tanrı hakkında konuşmak için evime geliyorsun ama hayaletlerin hikayesini merak etmiyor musun? | Open Subtitles | كنت تأتي إلى بيتي للتحدث عن الله لكنك لا تمتلك رأساً لسماع قصص الأشباح |
Sana Tanrı hakkında bir iki sır vereyim. | Open Subtitles | دعني أزودك ببعض المعلومات عن الله |
Misyonerler Tanrı hakkında konuşmaya başladıktan sonra... | Open Subtitles | بعد المبشرين وصل الى الحديث عن الله. |
Çünkü sen Tanrı hakkında konuşmaktan hoşlanmıyorsun. | Open Subtitles | لأنكِ لم تكن تحبى الحديث عن الله |
Benimle Tanrı hakkında konuştu. | Open Subtitles | حسناً, لقد تحدثت معي عن الله |
Tanrı'dan vazgeçtiğimizden beri... hayat denilen bu anlamsız dehşeti açıklamak için kendimizden başka bir şey yok. | Open Subtitles | منذ أن نستغني عن الله لن يكون لدينا شيئ سوى أنفسنا لشرح هذا الرعب الذي لا معنى له للحياة. |
Dindar bir bakir ile yatarsan, seninle beraber olmak için Tanrı'dan ayrılıyormuş gibi gelir. | Open Subtitles | تضاجعين بتول متديّن, إنه مثل انفصاله عن الله لمواعدتكِ. |
...rica edeceğim bana Tanrı'dan bahsetmeyin. | Open Subtitles | أسدوا لي معروفاً ؟ لا تتحدثوا معي عن الله |
Ama Tanrı'yı arıyorsan, 17 Kasımda, iki numaralı ameliyathanedeydi ve ikinci bir şansı yoktu. | Open Subtitles | ولكن إذا كنت تبحث عن الله كان في غرفة العمليات رقم اثنين يوم 17 نوفمبر، وقال انه لا يحب أن تفكر ثانية. |
Tanrı'yı aradım, tapınağa gittim ve O'nu orada bulamadım. | Open Subtitles | لقد بحثت عن الله فقصدت المعبد فلم أجده هناك |
Gittiğimiz o köy, Tanrı'yı bir kenara attı ve orası artık bir şeytana ait. | Open Subtitles | ..تلك القرية التي نقصدها لقد تخلوا عن الله واستعانوا بالشيطان بدل من ذلك |
Tanrı'ya burada olduğundan daha uzak olamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تكون بعيدا عن الله |
Tanrı'ya ve gerçek sözlerine ulaşmamızı engelleyen günahlardır, kardeşlerim. | Open Subtitles | إنها الذنوب التي تبعدنا عن الله وحقيقته |
Tanrı'nın bu kadar cömert olduğunu bilmezdim. | Open Subtitles | أنا لم أعرف عن الله أنه كريم هكذا |
Sonra Tanrı hakkındaki sorusu. | Open Subtitles | وبعدها سؤالها عن الله. |
Niye gözlerin şimşek çakıyor da ruhunu Allah'a karşı döndürüyorsun | Open Subtitles | لماذا بريق عينك ينطفئ لماذا قمت بابعاد روحك عن الله |