ويكيبيديا

    "عن فرصة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir şans
        
    • bir fırsat
        
    • fırsatını kaçırmak
        
    • Atış yapmak için fırsat
        
    Yani, her şeyden sonra, buraya geldi ikinci bir şans arıyor. Open Subtitles و بعد كل شيء، انها جاءت أليك تبحث عن فرصة ثانيه.
    Sana ikinci bir şans veriyorum, Babanın hiç bir zaman olmamıştı. Open Subtitles أنت تتنازل عن فرصة ثانية وهذه الفرصة لم يحصل عليها والدك أبداً
    Duluth, Hawks bölgesine girdi kazanmak için bir şans arıyor. Bitime sadece saniyeler kaldı. Open Subtitles وهم يبحثون عن فرصة للفوز في الثواني الٔاخيرة
    İnsanların sözünü ettiği büyük bir fırsat hakkında konuşmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أحدثك عن فرصة مثيرة كل الناس تتحدث عنها
    Saatlerce araba kullanıyor, harekete geçene dek kafasında senaryolar oluşturuyor, sonra da bir fırsat bekliyor. Open Subtitles يقود لساعات لإداء سيناريوهات مختلفة في رأسه حتى يجب أن يتصرّف، ثمّ يبحث عن فرصة فقط
    Tüm arkadaşlarınla tanışma fırsatını kaçırmak mı? Open Subtitles ماذا , أتخلي عن فرصة مقابلة جميع أصدقاؤكِ ؟
    Atış yapmak için fırsat kolluyor. Open Subtitles ينتظر مجدداً باحثاً عن فرصة ‎- ‎.
    Sakın ikinci bir şans dilemek için gelme. Open Subtitles لا تأتي مرة أخرى لكي تبحثِ عن فرصة ثانية
    Tabi ki, şimdi, belki de taraf değiştirmek için bir şans arıyordur. Open Subtitles بالتأكيد، لا ربما يبحث عن فرصة لتغيير الجانبين
    Ne var biliyor musun? Baban ikinci bir şans istiyor, ve bunu ona verebileceğimizi sanıyorum. Open Subtitles والدكِ يبحث عن فرصة ثانية، ويجب أن نمنحه تلك الفرصة
    Ailesiyle yaşamak için ikinci bir şans mı istiyormuş, peki ya benim ailem? Open Subtitles تحدث عن فرصة ثانية مع عائلته ماذا عن عائلتي؟
    Pekala, burada gördüğün gibi şu şeyden bahsediyor, "Başka bir şans". Open Subtitles أترى هنا ، حيث توجد الكلمات عن "فرصة أخرى"
    Pekala, burada gördüğün gibi şu şeyden bahsediyor, "Başka bir şans". Open Subtitles أترى هنا ، حيث توجد الكلمات عن "فرصة أخرى"
    İkinci kural ise, her zaman ele geçecek bir fırsat için hazır ol. Open Subtitles القاعدة الثانية من الأعمال، تكون مستعدة دائما عن فرصة
    - Tüm bu prodüksiyon sana göre beni aşağılamak için mükellef bir fırsat değil mi? Open Subtitles هذا الإنتاج بأكمله عبارة عن فرصة مدروسة لتهينيني فيها، صحيح؟
    Onunla harika bir fırsat hakkında konuşacaktım. Open Subtitles اريد ان أتحدث معها عن فرصة مثيرة
    Böyle bir fırsat bir daha gelmez. Open Subtitles اتحدث عن فرصة واحدة هنا مدى الحياة
    Fakat son derece heyecan verici ve henüz kanıtlanmamış bir hipotez için sizinle çalışma fırsatını kaçırmak istemedim. Open Subtitles و لكن لم يكن بإمكاني التخلي عن فرصة للعمل معك في فرضيتك المدهشة و التي لم يتم تفنيدها بالكامل بعد
    Atış yapmak için fırsat kolluyor. Open Subtitles -ينتظر مجدداً باحثاً عن فرصة
    Atış yapmak için fırsat kolluyor. Open Subtitles -ينتظر مجدداً باحثاً عن فرصة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد