"عياده" - ترجمة من عربي إلى تركي

• klinik
• kliniği
• Kliniğe
• kliniğinden

Söylediğim şu ki eğer klinik sığınağı adam gibi korunsaydı bu olanların hiçbirisi olmazdı.
الذي أَقُولُ ذلك لا شيئ من هذا كَانَ سَيَحْدثُ لو كان هذا الملجأ عياده ربما كان بقى

Babalık testi yapan bir klinik.
عياده إثبات الأبوه بوسط المدينة

Peter, burası arınma kliniği. Burada tatil yapamazsın.
بيتر هذه عياده لاعده التاهيل لا يمكن ان تكون في اجازه هنا

- Atlanta'da yeni bir nöroloji kliniği açıldı. - Hayır, bak, bak.
هناك عياده عصبيه فتحت في اتلانتا لا , انظر

San Francisco'da bir Kliniğe gidiyordum.
امم , لقد كنت أذهب الى عياده في سان فرانسيسكو

Ben de ona AIDS kliniğinden aradığımı ve test sonuçlarını iletmem gerektiğini söyledim.
وبعد ذلك اخبرته انى من عياده الايدز وانته يجب ان تاتى بالتحاليل لتاتى انت الى هنا

Bildiğim bir klinik var. Benim de var.
حسناً أنا أعرف عياده

Bildiğim bir klinik var.
حسناً أنا أعرف عياده

Ücretsiz klinik istemiyorum, tamam mı?
لا أريد عياده مجانيه حسناً؟

Daha önceden çalıştığım bir klinik var--
هناك عياده كنت أعمل فيها

Aile planlaması kliniği hala 17. sokakta mı?
بالمناسبه، هلا لازالت عياده النبتات موجوده في ذاك الشارع؟

Harley Caddesi'nde benimkinin altında kliniği olan bir kanser uzmanında görmüştüm.
الرجل الذي لديه عياده في شارع "هارلي". المتخصص بالسرطان. هناك رأيتك.

Adres tarihcesinde Beaton kliniği var.
لكنني أرى تاريخ يتضمن عنوان عياده بيتون

Bir Rönesans Fuarı mı yoksa uyuşturucu kliniği mi?
معرض عصر النهضه أم عياده ميثادون "المثيادون نوع من المخدرات"

Eski kocam Ben Providence Bakım kliniği'nde tedavi gördü.
زوجي السابق ( بين ) عولج ( في عياده ( بروفيدانس كير

Kliniğe yatacağına söz verdi.
لقد وعدني أنه سيدخل إلى عياده