ويكيبيديا

    "عيان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • görgü
        
    • tanık
        
    • tanıklar
        
    • tanığımız
        
    • gören
        
    • tanıkları
        
    • tanığım
        
    Az önce görgü şahitlerinin ifadelerini aldım ve çocukların kıza saldırdığını görmüşler. Open Subtitles وأنا حصلت بيان من شاهد عيان يقول أنه شاهد الأطفال في الهجوم
    NasıI? görgü tanığı Elliot Stanton ile Ben Hatfield'in tartışığını söylüyor. Open Subtitles شاهد عيان رأى إليوت ستانتون مستمرة في ذلك مع بن هاتفيلد.
    O iki cinayetin görgü tanığı ve ne gördüğünü bilmek istiyorum. Open Subtitles وهو شاهد عيان لجريمة قتل مزدوجة وأريد أن أعرف ما رآه.
    görgü tanıklarına göre otoparktan Gregory' ye benzeyen biriyle ayrılmış. Open Subtitles شهود عيان رأوها تغادر مرأبا للسيارات مع رجل يشبه غريغوري
    Birkaç tanık olaydan birkaç dakika önce yukarı çıkan birini görmüş. Open Subtitles بضعة شهود عيان رأوا شخصًا يصعد للطابق العلويّ قبل مقتله بلحظات.
    Bir görgü tanığı, adamın öldürülmeden önce canı için yalvardığını belirtti. Open Subtitles شاهد عيان يزعم أنّ شخص ما توسّل لينقذه. قبل أن يُقتل.
    Eşkali, kırmızı kapüşonlu "sweatshirt" giyen şüpheliyi sekizinci kattaki yangın alarmını çalıştırırken gören bir görgü tanığının ifadesine dayanarak belirledik. Open Subtitles الرسم التقريبي بناء لأقوال شاهد عيان رأى المشتبه به يلبس ملابس رياضية حمراء ويطلق جهاز إنذار الحريق في الطابق الثامن.
    Onun beslendiği Karanlık Fae, onun iştahının nasıl arttığına görgü tanıklığı yapacak. Open Subtitles فاي الضلام الذي تغذت عليه شاهد عيان تماما لما أصبحت عليه شهيتها.
    Olay yerinde seni hatırlayan bir görgü tanığımız da var. Open Subtitles نحنُ لدينا أيضاً شاهد عيان أمكنه رؤيتكِ في مسرح الجريمه
    Bir görgü tanığı seni barınağın önünde bir tomar parayla görmüş. Open Subtitles رآك شاهد عيان خارج الملجأ و أنت تظهر مجموعة من النقود
    Raees'in limanda olduğuna dair hiç görgü tanığı yok, Efendim. Open Subtitles لا يوجد شهود عيان لوضع رئيس على الميناء، يا سيدي
    Bu davalar incelendiğinde, dörtte üçü görgü tanıklarının sahte anıları yüzünden kaynaklanıyordu. TED و بعد تحليل هذه القضايا ثلاثة ارباع منهم سببهم ذكرى خاطئة لشاهد عيان
    Bir mağdur ya da görgü şahidi olası faili teşhis ederken kolluk kuvvetlerinin sağladığı görüntülerden yararlanıyor. TED ضحيه أو شاهد عيان يحدد جاني مشتبه به من خلال إنفاذ القانون باستخدام الصور.
    Çok küçük bir miktarda görgü tanıkları tarafından çekilmiş, transeksüel ve cinsiyet uyumsuz insanlara karşı suistimal içeren videoları topladık. TED أخذنا عيّنة صغيرة جدًا جدًا من تسجيلات شهود عيان تعرض إساءات في حق المتحولين جنسيًّا أو غير المتطابقين لجنسهم
    Olay sırasında yürüyüş yapmakta olan iki görgü tanığı, helikopterin düşmeden önce kuyruk kısmında alev ve duman gördüklerini söyledi. Open Subtitles شاهدى عيان أفادوا بأنهم شاهدوا نيران متصاعدة قبل سقوط المروحية مباشرة
    Bir polis komiserinin, ve adamlarının yaptığını söyleyen bir görgü tanığı var. Open Subtitles شاهد عيان رأى كابتن شرطة أمن وبعض رجاله يحطمون المكان
    En az 50 görgü tanığı vardı. Open Subtitles لابد أنه كان هناك ما يقرب من 50 شاهد عيان
    Beni orda dururken gören görgü tanıkları var kanlı bir kılıçla ve etrafımda kimse yokken. Open Subtitles لديهم شهود عيان رأوني واقفة هناك ومعي سيف مغطى بالدماء ولم يكن هناك أحد آخر حولي
    Ölümünden sonraki yüzyıllarda Anna'nın Aleksiad'ı tekrar tekrar basıldı ve hala Aleksios'un saltanatına şahitlik eden paha biçilemez bir tanık. TED في القرون بعد وفاتها، تم نسخ اليكسياد آنا مرات ومرات، وظل لا يقدر بثمن رواية شاهد عيان من عهد اليكسيوس اليوم.
    Bakın, sadece bir tek tanık olayı gördüğünü iddia etti. Open Subtitles انظر، لقد كان هناك شاهد عيان واحد للجريمة.
    "'tanıklar bel kemiğine doğru mavi bir kıvılcımın yayıldığını söylemişlerdi. Open Subtitles يؤكد شهود عيان أن اللهب الأزرق كان متصاعدا من العمود الفقرى
    Olay esnasında karşı çatıda çamaşır asan iki tanığımız var. Open Subtitles الآن هناك شاهدان عيان كانا يعلقان الملابس على السطح المقابل
    Önemli kayıtların yetersiz, olayı gören şahit yok, itiraf yok, sebep yok. Open Subtitles لا تسجيلات, لا شهود عيان لا إعتراف بالجريمة ولا دافع لها أيضاً
    Babam polisin Bunkie'nin cinayetiyle ilgili bir tanıkları olduğunu duymuş. Open Subtitles والدي سمع أن الشرطة لديهم شاهد عيان على مقتل بانكي
    Kat 7 ve 8'de, 7. ve 8. katta bir patlama olduğunu söyleyen bir görgü tanığım var. Open Subtitles لدى شاهد عيان الذى قال أنه كان هناك أنفجار فى الدور السابع و الثامن .. السابع والثامن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد