Trafik odasında dışında çok yavaştı. | Open Subtitles | المرور كَانَ مصدةً إلى المصدةِ خارج غرفتِها. |
İyi. "odasında hiçbir şey yapmayan, Angel'ın sırtından geçinen şapşal kuş" Fred. | Open Subtitles | جيد . "طائر البندق قديم * في غرفتِها لايفعل شئ ، لكنه يتسكع مع * أنجل * "فريد |
Kızın da odasında kan vardı. | Open Subtitles | الدمّ في غرفتِها... أعتقد هو وقتُ للأَبِّ الكبير السنِ العزيزِ |
Uyanmış ve odasında bir adam görmüş. | Open Subtitles | إستيقظتْ لتجد رجلاً في غرفتِها |
Biraz odasında oturmak istemişti. | Open Subtitles | {\3cH00FFE5\cH4F04EA} "الوالدان" أرادت الجُلُوس في غرفتِها لبعض الوقت. |
odasında çalarken duydun. | Open Subtitles | سَمعتَه في غرفتِها. |
Sadece Geraldine. Lord Edgware'in kızı. Şu anda odasında. | Open Subtitles | (جيرالدين) فقط، ابنة اللّورد (إدجوير) إنها في غرفتِها الآن |
- Galiba odasında. | Open Subtitles | - Uh... في الحقيقة، أعتقد هي في غرفتِها. |
Sammy odasında sanıyordum. | Open Subtitles | فكّرتُ سامي كَانَ في غرفتِها. |
odasında, kendi başına yiyor. - Büyükannem çok garip biri. | Open Subtitles | تَأْكل لوحدها في غرفتِها. |
- Lana nerede? - odasında. | Open Subtitles | -في غرفتِها |